Yargıda kopyala-yapıştır işlemi: Cinayet dosyasında 'kaçak eşya' kararı 2025-02-04 09:11:39 MÊRDÎN - Abdülkerim Seyhan'ı öldüren özel harekatçılar hakkındaki takipsizlik kararına yapılan itirazı reddeden hakim, kopyala-yapıştır kararında "gümrük kaçağı eşyanın müsaderesinin reddine" ifadelerine yer verdi.  Mêrdîn'in Kerboran (Dargeçit) ilçesinde 6-8 Ekim 2014 Kobanê eylemleri sırasında katledilen Bilal Gezer ile Sinan Toprak'ın 9 Ekim 2014'teki taziyelerinden dönen kitleye askeri kışladan açılan ateş sonucu Abdulkerim Seyhan (27) hayatını kaybetti. Saldırıda Cihat Ceylan, Abdulhakim Mete, Ramazan Akın ve dönemin Kerboran Belediye Eşbaşkanı Sinan Akan da vücutlarının çeşitli yerlerine isabet eden kurşunlarla yaralandı. Olayın ardından Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından çoğu özel harekatçılardan oluşan 23 kişi hakkında "olası kastla öldürme" ve "olası kastla yaralama" suçlarından soruşturma başlattı. 9 yıl boyunca alınan gizlilik kararı kaldırılmayan dosyada, Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığı, 2023'ün Eylül ayında "kovuşturmaya yer yok" kararı verdi.    'KALABALIĞA ATEŞ ETMİŞ OLSALAR BİLE…'   Savcılık kararının gerekçesinde; öldürülen Abdülkerim Seyhan ile yaralıların vücutlarından çıkarılan kurşunların "deforme olması nedeniyle hangi silahtan çıktığının tespitinin mümkün olmadığı" iddiasına yer verildi. Yine çevreden toplanan boş kovanların da hangi silahlardan çıktığının tespit edilmediği iddiasına yer verilen gerekçede, "(…) Şüphelilerin uyarı amacı ile havaya değil de kalabalığa doğru ateş ettikleri kabul edilse bile vefat eden Abdülkerim Seyhan ile müşteki Abdulhakim Mete’nin vücutlarından çıkartılan mermi çekirdeği parçalarının mukayeseye elverişsiz olması (…) şüpheden sanık yararlanır ilkesi uyarınca ortaya çıkan bu şüpheden şüphelilerin yararlanması gerektiği, tüm bu sebeplerle şüphelilerin atılı olası kastla öldürme ve olası kastla yaralama suçlarını işlediklerine dair haklarında kamu davası açmayı gerektirecek somut hiçbir delil elde edilemediği" denildi.   İTİRAZ CİNAYET, KARAR GÜMRÜK   Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığının takipsizlik kararını Midyat Sulh Ceza Hakimliğine taşıyan Avukat Ahmet Arıkan, dosyada "Etkin ve etkili bir soruşturma yürütülmediğini" belirterek, takipsizlik kararının kaldırılmasını istedi. Ancak Midyat Sulh Ceza Hakimliği, savcılığın kararının "yasaya ve usule" uygun olduğunu savunarak, itirazın reddine karar verdi.    Hakimlik kararı, daha önce sık sık gündeme gelen "kopyala-yapıştır" kararları akıllara getirdi. Hakimliğin dosya ile hiçbir şekilde alakası olmayan bir karar aldığı görüldü. Hakimlik, kararında "Müşteki kurum vekilinin, ele geçen gümrük kaçağı eşyanın müsaderesi yönündeki talebinin reddine" ifadesini kullandı.    'FAİLLER CEZASIZ BIRAKILDI'   Savcılığın takipsizlik kararının da hakimliğin yapılan itirazı reddetmesinin de baştan sona kadar hatalı olduğunu kaydeden avukat Ahmet Arıkan, dosyada 9 yıl boyunca "gizlilik" kararı olduğuna dikkat çekti. 9 yılın ardından verilen kararda, hukuka uygunluğun olmadığı, tamamen dosyayı kapatmaya dönük bir yaklaşım sergilendiğini ifade eden Arıkan, "Yıllar sonra dosya açıldığında zaten kapatmak için açıldı. Gerçekten etkin bir soruşturma yürütülmek istense, o mermilerin kimin silahından çıktığı da tespit edilir, olay günü kimin nerede nasıl ateş ettiği de ortaya çıkarılır. Ancak bunu yapmak yerine yıllarca beklediler, Kürt siyasetçileri bu olaylar gerekçe gösterilerek, tutuklayıp, en sonunda da ceza verdiler. Öldürülen Kürt gencinin failleri de cezasız bırakıldı. Yaralanan insanların failleri cezasız bırakıldı. Tamamen Türkiye'nin Kürtlere karşı devletin silahları ile işlenmiş suçlarda yüz yıldır aldığı kararların tekrarı bu dosyada yaşandı" diye konuştu.    'KOPYALA-YAPIŞTIR YAPILMIŞ'   Savcılığın kararının yanlış olduğuna dair çok sayıda gerekçe sunmalarına rağmen hakimliğin ret yönünde karar verdiğini kaydeden Arıkan, "Karara baktığımız da ne bizim taleplerimizle alakalı ne de dosya ile alakalı olan bir karar alınmış. 'Gümrük kaçağı eşyanın müsaderesinin reddi' diyor. Bu dosya Kobanê dosyası. Kobanê eylemlerinde bir Kürt gencinin öldürülmesi, çok sayıda kişinin de yaralanmasına ilişkin bir dosya olmasına rağmen alınan kararda bu ifadeler kullanılmış. Kopyala-yapıştır yaparak alınan kararları her zaman dile getiriyoruz. Bu dosyada da aynı şekilde bir kopyala yapıştır yapılmış. O kadar sıradan bir hale getirilmiş ki kararlar biz avukatlara tebliğ edilmeden önce kontrol etme gereği bile duymuyorlar. Yıllardır dile getirdiğimiz eleştirilerimizde ne kadar haklı olduğumuz bu kararla bir kez daha ortaya çıkmıştır" şeklinde konuştu.    MA / Ahmet Kanbal