İstinaf İHD üyesi Akdeniz'e verilen cezayı onadı 2025-02-11 09:11:36 AMED - İstinaf Mahkemesi, İHD üyesi Fırat Akdeniz'e "örgüt üyeliği" iddiasından verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasını onadı. Akdeniz, hukukun işlediği ülkelerde, ceza gerekçesi yapılan suçlamaların soruşturma konusu bile olamayacağını ifade etti.   İstinaf Mahkemesi, İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi Yönetim Kurulu üyesi ve Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kamu görevinden ihraç edilen Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) üyesi Fırat Akdeniz'e verilen hapis cezasını onadı. 26 Mayıs 2021'de "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanan Akdeniz'in Diyarbakır 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin 23 Mart 2022'de aynı suçlamayla verdiği 6 yıl 3 ay hapis cezasına karşı yaptığı itiraz Diyarbakır Bölge Adliyesi 9'uncu Ceza Dairesi tarafından reddedildi. Bir gizli tanığın ifadeleri doğrultusunda hak savunuculuğu ve sendikal faaliyetler kapsamında kalan halka açık eylem ve etkinliğe katılmaktan verilen cezanın İstinaf Mahkemesi tarafından onanmasının ardından Akdeniz, Yargıtay'a itirazda bulundu.    MASA BAŞINDA ÜRETİLEN TANIK   Akdeniz, dosyaya konu edinilen suçlamaların normal hukukun işlendiği ülkelerde soruşturma konusu bile olamayacağını söyledi. Katıldığı eylem ve etkinliklerin, çoğunun valilik izniyle gerçekleştirilmiş, her hangi bir müdahalenin, gözaltının olmadığı eylem ve etkinlikler olduğunu söyleyen Akdeniz, "Bir diğer suçlama ise gizli tanık. Belli ki o gizli tanık, masa başında üretilmiş bir tanıklık durumuydu. Onun suçlamaları da yersizdi" ifadelerini kullandı.   Devletin insan hakları savunuculuğunu ya da kendisine muhalif olan her kesimi potansiyel suçlu ilan ettiği dile getiren Akdeniz, bu nedenle insan hakları savunucularının 40 yıldır ağır bedeller ödediğini ve ödemeye de devam ettiğini söyledi. Buna karşın mücadelenin de devam ettiğini, edeceğini vurgulayan Akdeniz, "Bizler elbette hak savunuculuğunun Türkiye'de ne kadar zor olduğunu, çetin bir görev olduğunu biliyoruz. İnsan haklarına reva görülen yaklaşımı ve tutumu bildiğimiz için, devletin olası bir insan hakları mücadelesindeki olan tutumuna da çok yabancı değiliz"  diye konuştu.   'İKTİDAR YARGIYI SOPA OLARAK KULLANIYOR'   Yargı üzerindeki baskılara da dikkat çeken Akdeniz, "Türkiye'de yargı hiçbir zaman kendisini siyasal iktidarın tesirinden kurtaramadı. Her gelen iktidar bir şekilde yargıyı sopa haline getirerek, insan hakları savunucusundan tutun, öteki kimlikler üzerinde kullandı. Özellikle son dönemlerde daha açık bir yargı tahdidiyle karşı karşıyayız. Bizim açımızdan Türkiye'de insan hakları savunucusu olmak, ötekileştirilmişin sesi olmak zor. Çünkü devlet kendisinin dışındaki kesimlerin sesi olmaya çalışanların sesini kısmayı, kendine bir rol olarak biçmiş. Yargı ve kolluk tehditleri gibi olumsuzluklara rağmen mücadelemizi sürdürmeye devam ediyoruz, devam edeceğiz" şeklinde konuştu.   Akdeniz, "Benim dosyam, Türkiye'deki binlerce dosyadan yalnızca bir tanesi. Koşullar ne olursa olsun, her koşulda insan hakları mücadelesini yürütmeye devam edeceğiz. Mücadeleyi tıpkı 40 yıldır olduğu gibi aynı kararlılıkla sürdüreceğiz" dedi.    MA / Rukiye Payiz Adıgüzel