Demokratik Kurumlar Platformu öncülüğünde, “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa demokratik çözüm” kampanyası kapsamında Amed’den Ankara’ya başlatılan “Demokratik Çözüm ve Özgürlük Yürüyüşü” 4’üncü günüde devam ediyor. Çok sayıda siyasi parti ile sivil toplum örgütü temsilcisinin katıldığı yürüyüşün yarın Ankara’ya varması bekleniyor. Yürüyüşçüler, Ankara’da geniş katılımlı bir açıklama yapacak. 

 

Ulaştıkları her merkezde Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıların durdurulması ve PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması için mücadele çağrısında bulunan yürüyüşçüler, halkın büyük desteğini aldı.

 

Yürüyüşe katılan sivil toplum örgütü ile siyasi parti temsilcileri, yürüyüşün önemini anlatarak, herkese Ankara’daki açıklamaya katılma çağrısında bulundu. 

 

‘BARIŞIN KİLİDİ İMRALI’DA’

 

 

Barış Annesi Meryem Turan, yürüyüşün amacının PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlamak olduğunu söyledi. Barış Anneleri olarak savaş istemedikleri için yürüyüşe katıldıklarını belirten Meryem Turan, “Yürüyüşümüz barışa, özgürlüğe ve Ortadoğu’nun birliğine vesile olsun” dedi. Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırılarla Kürt halkının katledildiğini söyleyen Meryem Turan, saldırılarla “çetelere” yer açılmak istendiğini belirtti. Meryem Turan, “Rojava toprakları Kürt çocuklarının kanıyla kuruldu, İnşallah yine kurulacak. Cumhurbaşkanına da çağrıda bulunuyoruz; yeni bir savaş başlatmasın. İki elini de barışa uzatsın. Onurlu bir barışı sağlasınlar. Artık kan dökülmesin. Rojava, Bakur halkı bu duruma karşı ses çıkarsın. Barışın kilidi İmralı’dadır. İmralı’nın kilidi açılmazsa Kürt ile Türk halkı üzerindeki kirli savaş devam eder. Kürt halkı da barış için el ele versin” diye belirtti. 

 

Dîlok’ta her eylemde en ön sırada yer alan Barış Annelerinden Sakine Behçet, “Kimsenin evladı ölsün istemiyoruz. Rojava’daki baskı sona ersin Rojava DAİŞ’ten kurtuldu ve dünyayı güzelleştirdi. Bugün Rojava için yürümek hak değil mi? Abdullah Öcalan’ın ailesi ve avukatlarıyla görüştürülmelidir” diye konuştu. 

 

‘SALDIRILAR DURDURULSUN’

 

 

Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybedenlerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER) Eşbaşkanı Mehmet Emin Kılıç, Kürtlerin her türlü saldırıya rağmen yine “barış” ve “demokrasi” dediğini ifade ederek, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıların durdurulmasını talep etti. Saldırıları kınayan Kılıç, “Barışçıl bir şekilde bir masanın etrafında oturulsun, herkes konuşsun ve bu sorun çözülsün. Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit kaldırılması ve Kürt sorununun demokratik çözümü için yürüyüş gerçekleştiriyoruz. Barış, özgürlük, demokrasi ve huzur isteyen herkes bu eyleme katılmalıdır” ifadelerini kullandı. 

 

ANKARA’DAKİ AÇIKLAMAYA ÇAĞRI

 

 

Tarım ve Ormancılık Hizmet Kolu Kamu Emekçileri Sendikası (TARIM ORKAM-SEN) Amed Şube yöneticisi Nasır Demirkıran, uzun yıllardır devam eden ve emekçiler için büyük sorun haline gelen savaşın bitmesi için Amed’den yola çıktıklarını söyledi. Kürt sorununun demokratik çözümünün barışla sağlanmasını istediklerini dile getiren Demirkıran, “Bu sadece siyasetin veya diğer alanların değil, bütün alanları ilgilendiren bir konudur. Türkiye’deki ekonomik, sosyal, politik sorunların nedeni, Kürt sorunu ve bunun savaş yoluyla çözülmeye çalışılmasıdır. Biz buradan bütün halklara çağrı yapıyoruz; Daha demokratik, daha yaşanabilir bir Türkiye için, emekçiler, geçinemeyenler, işçiler, öğrenciler adına, bütün halkları Ankara’da yapacağımız açıklamaya bekliyoruz” dedi. 

 

‘BU YOLLA KÜRT SORUNUNU ÇÖZEMEZSİNİZ’

 

 

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Parti Meclisi (PM) üyesi Abdulhekim Gülmez, Amed’den başlattıkları yürüyüşe, ciddi bir ilgi olduğunu kaydederek, tecridin kaldırılması için değil, Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması için yürüdüklerini söyledi. Gülmez, Ankara’da iktidara,  “Bugüne kadar uygulamış olduğunuz tecritle hiçbir şey elde edemediğiniz gibi, bundan sonra da bu yolla ve yöntemle Kürt sorununu çözemezsiniz” mesajı vereceklerini aktardı.

 

‘ÖNDERLİĞİMİZİN AÇIKLAMASININ ARKASINDAYIZ’

 

Demokratik bir cumhuriyet ve Ortadoğu’daki sorunların çözümüne ilişkin Abdullah Öcalan’ın özgür olduğu bir sürecin başlatılması gerektiğini belirten Gülmez, “Dünyanın dört bir tarafından toplamış olduğunuz cihatçı, barbar, DAİŞ anlayışına sahip insanlara ümidini bağlamak değil. Önderliğimiz Ömer Öcalan’la yaptığı görüşmede çözüm iradesine sahip olduğunu deklere etti. Biz de bunun arkasında olduğumuzu ve inandığımızı belirtiyoruz. Özellikle Kürt halkına, Rojava’yı sahiplenme ve Önderliğimizin özgürlüğü etrafında kenetlenme çağrısında bulunuyoruz. Dünya bir bütün olarak şunu çok iyi bilmeli; Ortadoğu’da 40 milyon Kürdü esas alamayan, hiçbir çözüm sonuç getirmez” ifadelerini kullandı.

 

MA / Adnan Bilen - Rukiye Adıgüzel