QERS - Demokratik kurallar işlemediği için süreçle ilgili kaygılarının olduğunu belirten Prof. Dr. Yusuf Günerhan, “Toplum olarak dayanışma içinde olmamız lazım. Sürecin başarılı olması için gayret ve çaba göstermemiz lazım” dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti) Eş Genel Başkan Tuncer Bakırhan’ın katılımıyla 30 Ekim’de Qers’te gerçekleştirdiği “Halklar ve İnançlar Buluşması”nda Terekeme, Çerkes, Kürt ve Türk halkları ile Caferi, Müslüman, Hristiyan inançların temsilcileri bir araya geldi. Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ne dair görüş alış verişinde bulunulan toplantıya katılan Kafkasya Üniversitesi Tıp Fakültesi Cerrahi Tıp Bilimleri Profesörü Doktor Yusuf Günerhan, ajansımıza değerlendirmelerde bulundu.
‘ORTAK HAYATI YAŞIYORUZ’
Aslen Karapapak (Terekeme) olan Günerhan, Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ni saygıyla karşıladığını belirterek, kentteki halkların ve inançların çeşitliliğine dikkat çekti. Günerhan, “Kars'ta hiçbir Terekeme yoktur ki Kürt akrabası olmasın. Aynı şey Kürtler için de geçerli. Kars'ta hiçbir Kürt yoktur ki Terekeme, Azeri veya Türk bir akrabası olmasın. Mesela benim annemler Çermik köyündendir. Teyzelerim Kürtlerle evli. Teyze çocuklarım Kürt. Kız kardeşlerim Kürtlerle evli. Ortak yaşıyoruz. Ortak fıkralarımız, ortak görüşmelerimiz, ortak şeylerimiz mevcut. Bununla da gurur duyuyoruz. Akrabalık demek kardeşlik demek, dayanışma demek. Bu tüm Türkiye'ye örnek olmalı gerçekten. Burada tüm halklar barış içinde birlikte yaşayabiliyor” diye belirtti.
‘DEMOKRATİK KURALLAR İŞLEMİYOR’
Kentteki “kirvelik” geleneğine dikkat çeken Günerhan, “Kirvelerimizle kardeş gibiyiz. Birbirimizi hep kardeş olarak görüyor ve birbirimize yakınız. Süreci umutla karşılıyor, başarılı olmasını yürekten istiyorum. Ancak kimi endişelerim var. Toplumun tüm kesimleri kucaklanmıyor. Demokratik kurallar işlemiyor. Halen keyfilik var. Halen kumpaslar var” ifadelerini kullandı. “Fırsatçı” olarak nitelendirdiği kesimler tarafından toplumun kutuplaştırılıp, ötekileştirildiğini söyleyen Günerhan, “Bunun sosyolojik tartışmalarını yapmak lazım. İktidarın nimetlerinden yararlananlar bunu yapıyor. ‘Evet, insanlar birbiriyle uğraşsınlar. Ben de iktidarımı rahat yürüteyim. İktidarın olanakları hep benim olsun. Diğerleri bundan pay almasın’ diyenler bu kutuplaştırmayı ve ötekileştirmeyi yapıyor” dedi.
‘SÜRECİN BAŞARISI İÇİN ÇABA GÖSTERMELİYİZ’
Sürece dair kaygılarını vurgulayan Günerhan, şöyle devam etti: “Bu konuda gerçekçi olmak istiyorum. Şeffaflık olursa süreç başarıya ulaşır. Ama art niyet olursa, gizli pazarlıklar olursa başarıya ulaşamayacağız diye bir endişem var. Toplum olarak dayanışma içinde olmamız lazım. Kardeşlik duygularımızın ağır gelmesi gerekiyor. Sürecin başarılı olması için gayret ve çaba göstermemiz lazım.”
MA / Ömer Akın