Sözeri: Kürt ve Kürdistan sistematik olarak sansürlendi

img
HABER MERKEZİ - Birçok yayınevi tarafından Kürt ve Kürdistan sözcüklerinin sistematik olarak sansürlendiğini belirten akademisyen Fırat Sözeri, Puşkin’in Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nda çıkan Erzurum Yolculuğu eserinde de uzun süre tahrifat yapıldığını söyledi. 
 
Ulus-devletler, burjuvazinin kendi üretimini ve sınıfsal pozisyonunu güven altına alma ihtiyacının bir sonucudur. Dolayısıyla onun çıkarına uygun işlev görürler. Polis, asker, üniversiteler, ruhban sınıfı, “aydınlar” özünde onun ideolojisinin “muhafızlığını” yaparlar. Üst kimlik yaratırlar, ona bir “kutsiyet” kazandırırlar. Farklı etnosları giyotinden geçirirler. Âdem-i merkeziyetçiliğe karşı “nörotik” bir ruh hali sergilerler. Türk ulus-devletinin Kürtlere ve diğer etnisitelere karşı tavrı da bu karakterdedir. Hegemonyanın kodları son dönemde özellikle “yayıncılık” alanında göze çarpıyor. Can Yayınları’nın “Kürdistan” sözcüğüne yönelik uyguladığı sansürün bir benzeri Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nda hâsıl oldu. Rus şair Aleksandr Puşkin’in Ataol Behramoğlu tarafından çevrilen “1829 Seferi Sırasında Erzurum’a Yolculuk” adlı eserinde “Kürt” sözcüğü birçok baskıda tahrif edildi. Puşkin’in eserinin sonuna eklediği “Êzidî Mezhebi Üzerine Not” adlı makale de sansürden “nasibini” aldı. Bütün bu sansür vakasını baştan sona kadar inceleyen ve tahrifatı tespit eden akademisyen ve çevirmen Fırat Sözeri, mevcut eseri tüm çıplaklığıyla Rusçadan yeniden çevirdi. Kitap, Töz Yayınları’ndan çıktı. Tahrifatın genel hatlarını ve burjuva yayınevlerinin tutumunu Fırat Sözeri ile konuştuk. 
 
Puşkin’in “Erzurum Yolculuğu” birçok yayınevi tarafından basıldı. Lakin siz iki ismi öne çıkardınız. Şüphesiz bu isimler sahip oldukları unvanlar açısından önemli isimler. Biri zamanında Türkiye Komünist Partisi Genel Sekreterliği yapmış Zeki Baştımar. Diğeri ise özellikle Rus edebiyatı sahasında birçok çeviriye ve esere imza atan akademisyen Prof. Dr. Ataol Behramoğlu. Öncelikle Zeki Baştımar’ı sormak istiyorum. Sizce Baştımar bir “tahrifat” yapmış mıdır? Kürt ve Kürdistan sözcükleri konusunda “evhamları” var mıdır? 
 
 “Zeki Baştımar’ın Erzurum’a Yolculuk’u çevirirken bilinçli bir tahrifata ya da sansüre başvurduğunu düşünmüyorum”
 
Yanılmıyorsam söz konusu eser, hali hazırda benim yaptığım çeviriyle birlikte yedi farklı yayınevi tarafından yayımlandı. Halit Refiğ’in aynı adlı kitabı ise Puşkin’in eserinin çevirisi değil. Puşkin’in seyahatnamesinden esinlenen Refiğ’in kaleme aldığı bir senaryo. Konuyla ilgili iki çeviri üzerinde durmamız diğer çevirilerin sansürsüz ya da tahrifatsız olduğu anlamına gelmiyor. Çevirilerin tamamında Kürtlerle ilgili bölümlerin sansürlendiğini ya da tahrif edildiğini görüyoruz.
Zeki Baştımar’ın Erzurum’a Yolculuk’u çevirirken bilinçli bir tahrifata ya da sansüre başvurduğunu düşünmüyorum. Zira Kürt ve Kürdistan sözcükleri konusunda evhamları olsaydı Êzidî Mezhebi Üzerine Not adlı makaleyi kitaba dâhil etmez ya da söz konusu metinde sıklıkla geçen Kürt ve Kürdistan sözcüklerini sansürlerdi. Metin içinde geçen Kürt kargısı ifadesini tahrif etmesinin bilgi eksikliğinden kaynaklandığını düşünüyorum. Çünkü söz konusu ifade, günümüz Rusçasında kullanıldığı şekliyle Kurd ya da Kurdskiy olarak değil daha çok çarlık dönemi metinlerinde gördüğümüz şekliyle Kurtinskiy olarak geçiyor. 
 
Yazar Ataol Behramoğlu, tahrifat haberi üzerine “Sansür konusuna gelince, benim yaptığım çevirilerde böyle bir şey olmaz. Gözden kaçan, yeni basımlarda düzeltilen şeyler olabilir” açıklamasını yaptı. Yine ilgili açıklamasında “Êzidî Mezhebi Üzerine Not” adlı ekten haberi olmadığını söyledi. Puşkin’i yakından mercek altına alan bir akademisyenin bu ekten haberdar olmaması mümkün mü? Burada bir “okültasyon (gizleme)” olduğunu düşünüyor musunuz? 
 
Türkçe yazında, özellikle de tarihsel ve çeviri metinlerde, Kürt ve Kürdistan sözcükleri başta olmak üzere resmi ideoloji açısından sakıncalı görülen birçok ifadenin sistematik olarak sansürlendiğini ve tahrif edildiğini söylemek mümkün. Sadece açığa çıkarılan sansür ve tahriflere baktığımızda Ermenilerle, Alevilerle ilgili birçok örneğe rastlamaktayız. Bu bağlamda General Mayevski’nin raporunun başlı başına bir inceleme konusu olacağını söylemek isterim. 
 
Sözünü ettiğimiz bu sansür ve tahrifat mekanizmasının işleyişi oldukça ilginç. Editör ve çevirmen kimliğimle işin mutfağını az çok bilen biri olarak bu süreci biraz açmak isterim. Resmi ideoloji bakımından “sakıncalı” ifadelerin geçtiği bir kitabın basımı ya da çevirisi gündeme geldiğinde işin astarı yüzünden pahalı gelecekse metin doğrudan yayın programından çıkarılır. Mesela Rusya’dan ünlü bir edebiyatçının (İ.A. Bunin) öyküsünden dolayı çevrisi bitmiş bir kitabın yayımlanmadığının bizzat tanığıyım. Kitap bir nedenle basılmaya karar verilirse bu defa çevirmenin, editörün hatta redaktörün oto sansüründen geçmesi gerekebilir. 
 
Ataol Behramoğlu’nun çevirisi ve sansürle ilgili açıklamasına gelirsek Erzurum’a Yolculuk kitabını tercüme ederken çevirmeni olduğu edisyondaki tahrifat ve sansürle ilgili kendisiyle görüşmek istedim, birkaç kez telefonla ulaşmaya çalıştım ancak iletişim kuramadım. Bunun üzerine kitabın yanılmıyorsam 7. baskıdan itibaren editörlüğünü yapan akademisyen Candan Badem’le iletişim kurdum. Candan Badem eserin kendi editörlüğünde çıkan baskılarında Kürt ifadesinin kitaba dâhil edildiğini, Êzidî Mezhebi Üzerine Not adlı makalenin ise Puşkin’e ait olmadığı için kitaba dâhil edilmediğini söyledi. 
 
Candan Badem’in de söylediği gibi editörlüğünü yaptığı baskılarda metin içinde geçen Kürt ifadesi kitaba dâhil edilmiş. Kitaba yazdığı önsözde Êzidî Mezhebi Üzerine Not adlı makaleye değindiğini belirtmekte yarar var. Puşkin’in -kendisine ait olmasa da- kitabına eklemeye değer gördüğü bir makalenin çeviriye dâhil edilmemesi ayrıca tartışılması gereken bir konu. Ben şahsi olarak böyle bir tavrı doğru bulmuyorum, kitaba yazdığım sonsözde de konuyu tartışmaya çalıştım.
 
Bununla birlikte meselenin asıl muhatabı olan Ataol Behramoğlu’nun açıklaması ciddiyetten uzak. Verdiği beyanata istinaden kendisine doğrudan şunu söylemek isterim “Sizin yaptığınız çeviride böyle bir şey (sansür) var ve bu hiç de gözden kaçmış değil.” Behramoğlu’nun Êzidî Mezhebi Üzerine Not adlı makaleden haberinin olmadığını söylemesi ise gerçekten ilginç. Birincisi kitabın önsözünde editörün sunuş yazısında bu makaleden söz ediliyor. İkincisi Puşkin’in gerek Çarlık döneminde gerek Sovyetler Birliği döneminde gerekse de günümüz Rusya’sında basılan hemen hemen tüm toplu eserlerinde adı geçen makale mevcut. Üçüncüsü Tiflis-Erzurum arasındaki rotayı gösteren tablo da bahsini ettiğimiz makale gibi kitabın ek kısmında yer alıyor. Dolayısıyla bu tabloyu görmüş, kitabına dâhil etmiş birinin Êzidî Mezhebi Üzerine Not makalesinden haberi olmaması düşünülemez.
 
 Tam da sizin Puşkin’in ilgili eserini çevirdiğiniz ve sansürü ortaya çıkardığınız günlerde, Vakıfbank Kültür Yayınları Eyüp Karakuş’un çevirmenliğini yaptığı “Erzurum Yolculuğu” kitabını internette satışa sundu. Ancak sansür konusu gündeme gelince bir anda kitap “sırra kadem” bastı. Bu konuyla ilgili ne düşünüyorsunuz?
 
Evet, bizim yaptığımız çevriyle –yanılmıyorsam- aynı gün Vakıfbank Kültür Yayınları da Erzurum Yolculuğu başlığıyla kitabı yayımladığını duyurdu. Ancak bir ay gibi bir zaman geçmesine rağmen kitap henüz satışa sunulmadı. Kitabın erişime açılan tanıtım bölümünde içindekiler kısmına baktığımızda Êzidî Mezhebi Üzerine Not adlı makalenin yer almadığını görüyoruz. Buna rağmen kitaba dâhil edilip edilmediğini bilemiyoruz. Okuma şansımız olmadığı için diğer Türkçe çevirilerde sansürlenen ya da tahrif edilen Kürt ifadesiyle ilgili bir sansür ya da tahrifat vardır demek veya şimdiden bir şey söylemek mümkün değil. Kitap satışa sunulursa inceleyip daha net bir değerlendirme yapmak mümkün olacak. 
 
 Resmi ideolojisinin eşik bekçisi konumundaki “Türk Tarih Kurumu” dahi Kürt ve Kürdistan sözcüklerini sansürlemekten imtina ediyor. Örneğin Reşîdüddîn Fazlullah-ı Hemedânî tarafından 14’üncü yüzyılda kaleme alınan Câmi’ut-Tevârîh (İlhanlılar Kısmı) adlı eserde Kürdistan ve Kürt sözcükleri geçiyor. Kitap 2013 yılında Türk Tarih Kurumu Yayınları tarafından basıldı. Bu kitapta herhangi bir sansür yokken burjuva yayınevlerinde “müzminleşen” sansür örnekleri için neler söylersiniz? Bu “Kürdofobinin” sebebi ne olabilir? 
 
 “Anti-Sovyetik metinleri basarak bağımsız yayınevlerinden çok daha ucuza piyasaya süren yayınevleri Mayakovski’nin eserlerini ya da Maksim Gorki’nin Ana, Çernışevski’nin Nasıl Yapmalı gibi sosyalist ya da toplumsal gerçekçi metinlerini neden yayımlamıyorlar diye bir düşünmek gerek.”
 
Bu soruya cevaben kısaca bahsini ettiğiniz yayınevlerinin Bekçi Murtaza ve Akaki Akakiyeviçvari bir tavırla davrandıklarını söyleyebilirim. Yani resmi ideoloji ve hâkim siyasal atmosferden hareketle “koca koca” entelektüeller, akademisyenler sansür memuru rolüne bürünmekte bir beis görmüyorlar. Belli durumlarda kendilerinin de mağduru oldukları çarkın dönmesi için iman düzeyinde bir bağlılık gösteriyorlar. Neyse ki son dönemde okurun bu konuda belli bir hassasiyetinin geliştiğini söylemek mümkün. Bu sayede birçok sansür vakası açığa çıkarıldı ve metinleri eksiksiz okuyabiliyoruz. Bu konudaki hassasiyetin devam etmesi, sansür ve tahrifat vakalarının son bulması açısından büyük önem taşıyor.
 
Burjuva yayınevlerinin müzminleşen sansür örneklerinin önüne geçilmesi konusunda bağımsız yayınevlerinin gelişmesi bir ölçüde katkı sunabilir. Sözünü ettiğimiz yayınevleri ekonomik güçlerine dayanarak toplumun düşünce dünyasını belirleme konusunda da oldukça sistematik bir politik tutum içindeler. Bizim alan için konuşmak gerekirse, her türden, bilhassa anti-Sovyetik metinleri basarak bağımsız yayınevlerinden çok daha ucuza piyasaya süren yayınevleri Mayakovski’nin eserlerini ya da Maksim Gorki’nin Ana, Çernışevski’nin Nasıl Yapmalı gibi sosyalist ya da toplumsal gerçekçi metinlerini neden yayımlamıyorlar diye bir düşünmek gerek. Şklovski gibi Rus düşünce dünyasına şekil veren bir yazarın birçok kitabı Türkçede basılmışken, Duygusal Bir Yolculuk adlı otobiyografik romanı neden günümüze değin çevrilmedi? Cevabının oldukça basit olduğunu düşünüyorum. Zira Şklovski bu eserinin büyük bölümünde Kürtlerden söz etmektedir. Bu arada Şklovski’nin bahsini ettiğim eserinin çevirisi üzerinde çalışmaya başladığımı belirtmek isterim.
 
MA / İsmet Konak

Diğer başlıklar

14/02/2022
09:10 Emekliler: Saray dışında kim geçiniyor?
09:08 Dicle Kültür Derneği konser düzenleyecek
09:04 Çocuklarından geriye kurşunlanmış isimler kaldı!
09:03 Öcalan 23 yıldır ‘barış savaşı’ veriyor
09:00 14 ŞUBAT 2022 GÜNDEMİ
08:10 Gazeteci Zeynep Durgut gözaltına alındı
13/02/2022
22:07 Gürcistan-Ermenistan sınırında deprem
21:10 Fatma Önkol sağlık raporuna rağmen gözaltında
21:00 Diyarbakır esnafı zamları mumla protesto etti
20:46 Korona tablosu: 276 vefat, 73 bin 787 yeni vaka
19:54 Kocaeli’de 2 kadın katledildi
19:48 İstanbul’un 39 ilçesinde komploya ilişkin forum
19:43 HDP İmralı Uluslararası Barış Delegasyonu’yla görüştü
19:17 Cansız bedeni bulunan Kazan defnedildi
18:41 İşçilerden Migros’u boykot etme çağrısı
18:37 HDP'li Sürücü'nün aracına saldırı
18:34 Baş: Üçüncü ittifakı yaratmak için sözleşiyoruz
18:08 Gençlerin ‘uzun yürüyüşü’ Kobanê başladı
18:03 Eyn İsa’ya saldırıda bir kişi yaşamını yitirdi
17:33 İşçiler, Emek Forumu’nda bir araya geldi
16:58 Kadınlardan 14 Şubat eylemi: Öldüren sevgi istemiyoruz
16:52 Zamlara karşı AVM’de oturma eylemi
16:51 Erkek şiddeti: İki kadın katledildi, bir kadın ağır yaralı
16:24 Arktik tohum kasasına yeni tohumlar geliyor
16:23 Mersin’de gözaltındaki genç açlık grevine başladı
16:22 Diyarbakır esnafı 3 gün boyunca zamları protesto edecek
16:21 Amedspor kendi sahasında mağlup oldu
16:05 Emek ve Demokrasi Güçleri: Krizden tek çıkış ortak mücadele
15:57 Urfa’da komploya karşı halk toplantısı: İmralı kapıları açılsın
15:46 Adalet Nöbeti 3 ayı geride bıraktı
15:05 Adana’da halk buluşması: Özgürlük Üçüncü Yol’da
14:17 Federal Mahkemesi Zebari’nin adaylığını reddetti
14:00 İran’da tutuklanan kadından 33 gündür haber alınamıyor
12:41 Buldan: Türkiye tecrit ülkesi haline getirildi
11:54 Şeyh Said Başkaldırısı 97'nci yılında: Kürtleri yok sayma sürüyor
11:39 Birçok kentte ev baskınları: Yüzde 90 engelli yurttaş gözaltına alındı
11:31 Şenyaşar ailesi: Zulüm meşru ise direnmek haktır
10:42 Polis boşanma aşamasında olduğu kadını katletti
10:28 Ajansımıza ulaşan kaynaklar: Taliban 29 kadını daha kaçırdı
10:08 Tutuklu yakını: Adalet olsaydı Kürtlere bu zulüm yapılmazdı
10:04 Demir atölyesindeki ateşi şimdi ısınmak için yakıyor
10:02 Var olma, bellek ve yabancı kavramları üzerine bir oyun: Yok
09:53 İşyeri sayılan Cemevi'ne 3 yılda 60 bin TL vergi cezası
09:36 İHD'li Berkpınar: Saldırılar mücadeleyle geriletilebilir
09:29 Görme engelli bebeğin dünyasını kendi sesiyle anlattı
09:26 Zamlar alım gücünü düşürdü
09:22 Dalga dalga yayılan işçi eylemleri umudu büyütüyor
09:21 Ağır hasta tutuklu Nail Demir tedavi edilmiyor
09:19 Üçüncü doğuş dönemi: Krizlere çözüm arıyorum
09:10 Tutuklu Tenzile Acar'ın annesi: Cenazesi çıkmadan bırakın
09:09 Hazna Sü’yü ezerek öldüren uzman çavuştan ‘Barış Pınarı’ savunması
09:06 Tutukluların gündemi her zaman Öcalan oldu
09:01 Hatip Dicle: Öcalan özgür olmadan çözüm olmaz
09:00 13 ŞUBAT 2022 GÜNDEMİ
08:21 6 siyasi partiden ortak açıklama: Mutabakat metni 28 Şubat’ta açıklanacak
08:18 Ailesine şiddet uygulayan erkek gözaltına alındı
12/02/2022
21:43 Eskişehir’de zamlar yürüyüşle protesto edildi
21:25 HDP’den ağır hasta tutuklu Özkan için video
21:22 İskenderun’da halk buluşması: Çözüm Öcalan
21:11 Ankara’da Xızır Cemi
21:07 Yönetmen Yeksan: Sinemada emekçinin üretim süreci dışlanıyor
21:05 Biden ile Putin arasında telefon görüşmesi
20:59 Amudê’ye SİHA saldırısı
20:51 ‘OHAL Komisyonu derhal lağvedilmelidir’
20:36 Avrupa’da 15 Şubat protestoları: Öcalan özgür olmalı
19:49 6 muhalefet partisinin genel başkanları bir araya geldi
19:40 Koronavirüs tablosu: 272 vefat, 86 bin vaka
18:28 Kaymakamdan Cemevi yöneticilerine tehdit: Devletin gücünü göreceksiniz
17:54 Kadınlar Kadıköy’den seslendi: Nafakaya dokunmayın
17:38 27 gündür açlık grevindeler
16:56 Furkan Vakfı üyelerine polis müdahalesi
16:51 İzmir’de elektrik zammı protesto edildi
16:47 HDP kadın avukatlarla bir araya geldi
16:44 İzmir’de Adalet Nöbeti başlatıldı
16:06 KESK'ten OHAL Komisyonu, KHK ve 35’inci maddeye tepki
15:54 Adalet Nöbeti’ndeki aileler: Sesimizi duyun!
15:51 Depremzedeler: AKP'nin önünde çadır kuracağız
15:50 Van’da kadın kurumları bir araya geldi
15:43 'Tecrit kalksın, kapılar açılsın, barış konuşulsun'
15:31 65 yaşındaki Malgaz serbest bırakıldı
15:17 Tersane işçilerinin eylemi büyüyor
15:16 Eğitim-Sen: YKS’de barajı kaldırmak sorunları çözmez
14:58 ‘ALS teşhisi konulan hasta tutuklu Kuday tek başına tutuluyor’
14:54 TTB’den aile hekimlerinin eylemine destek çağrısı
14:53 Fatma Özbay’ın yaşamı risk altında
14:42 Aydeniz: Kürt sorununda muhatap Öcalan'dır
14:36 Migros işçilerinin eylemi 10’uncu gününde
14:27 Hasta tutuklu Çınar'ın 5 aydır tedavisi yapılmıyor
14:04 Şüpheli şekilde yaralanan kadın hayati tehlikeyi atlattı
13:49 Amedspor verilen cezalar için UEFA ve FİFA’ya başvuracak
13:36 Cumartesi Anneleri 38 yıl önce kaybettirilen Tepeli'nin akıbetini sordu
13:29 Anamur Cezaevi'nde tutuklu Şahin Adanur yaşamını yitirdi
13:08 25. Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri için başvurular başladı
13:06 Kağıthane’de bir ofiste 3 kişi ölü bulundu
12:55 SES, Gönül Erden’in serbest bırakılmasını istedi
12:49 'Şehir hastaneleri bütçede kara delik'
12:41 Sancar: Demokrasi İttifakı'yla bu zalim rejimi değiştirelim
12:31 Kolin, Limak ve Cengiz, yüzde 34’ten aldığı elektriği yüzde 130 zamla satıyor
12:30 HDP’nin İzmir kongresine çağrı: Faşizme cevap olalım
12:12 Biri öldürülen, diğeri kaybedilen kardeşlerinin faillerini sordu
11:41 HDP cezaevleri için bir ayda 203 kez İHİK’e başvurdu
11:25 Şenyaşar ailesinin Adalet Nöbeti 341'inci gününde
10:26 Smellie: DAİŞ'lilerin ülkelerine geri getirilmeleri gerekiyor
10:15 Elektrik faturası ASM'leri kapatma noktasna getirdi
10:09 Dereye düşen çocuk yaşamını yitirdi
10:02 140 tutuklunun başlattığı açlık grevi 3’üncü gününde
09:42 HDK’den ‘Emekçiler direniyor, örgütleniyor kazanıyor’ forumu
09:33 Mersin'de ev baskınları
09:00 'Şirketler kazansın diye zam yapılıyor'
09:00 Bakırcılar: Krizle beraber üretim bitti
09:00 Urfa Cezaevi'nde baskıda sınır yok!
09:00 Adalet Nöbeti eylemcisi Alkan: Baskılara rağmen mücadelemi sürdüreceğim
09:00 Kadınlar Öcalan’ın ‘yarım kalan yaşam projesini’ tamamlıyor
09:00 Dünyada benzeri olmayan ada hapishanesi: İmralı
09:00 12 ŞUBAT 2022 GÜNDEMİ
08:48 Kobanê Davası 28 Şubat’a ertelendi
11/02/2022
23:26 AB ve 5 ülkeden vatandaşlarına ‘Ukrayna’yı terk edin’ çağrısı
22:10 Güngören’deki yangında 4 işçi hayatını kaybetti
21:23 HDP Kadın Meclisi’nden Farplas işçilerine dayanışma ziyareti
21:15 HDP heyetinden Özerk Yönetim’e ziyaret
20:34 Gözaltındaki yönetmen Selamo serbest bırakıldı
19:45 Son 24 saatte 253 yeni vefat
19:40 Ezidi gençlerin Öcalan için açtığı standa saldırı
19:31 HDP'den Nusaybin'de kongre çağrısı
19:07 İpek Ateş hayatını kaybetti
18:35 Mardin’de silahlı kavga: 1 ölü, 3 yaralı
18:22 Şırnak Barosu’ndan Akit TV hakkında suç duyurusu
18:19 Lice’de askeri operasyon
17:39 Tuncel: Kürt meselesini mahkemelerde çözemezsiniz
17:09 DBP, Çukurova'da 4 farklı noktada halkla buluşacak
17:05 Van Çocuk Hakları Komisyonu kuruldu
16:49 Yüksekdağ: Adaleti çarmıha gerdiniz
16:41 Paylan’dan demokrasi güçlerine çağrı: Seçime hazırlıklı olmalıyız
16:35 Migros işçilerinin eylemi kararlılıkla sürüyor
16:22 Dedeoğulları davası: Katliam Kürt halkına yapıldı
16:12 Cizre’de yüzlerce kişi zamlara karşı yürüdü
15:58 Van’da Adalet Nöbeti 63’üncü gününde
15:53 Cizre bodrumlarında yaşamını yitirenler anıldı
15:47 140 tutuklu açlık grevinde: Turan’ın ölümü aydınlatılsın
15:46 DİSK Uğur Tekstil ile TİS imzalayacak
15:42 Erdoğan'dan zam açıklaması
15:40 Ajansımızın Yazı İşleri Müdürü Çelik’e soruşturma
15:16 Boya imalathanesinde yangın: Dört yaralı
15:07 Darinda Çorap işçileri: Hakkımızı alana kadar direneceğiz
14:41 Adalet Nöbeti’ni ziyaret eden Beştaş: Aileleri yalnız bırakmayalım
14:12 Zamlı faturalar yakıldı
14:08 Özgecan Aslan mezarı başında anıldı
13:53 HDP’den Surp Giragos Kilisesi'ne ziyaret
13:53 Diyarbakır’da avukatlara operasyon
13:44 TMMOB: Konut elektriğine 15 yılda yüzde 816 zam yapıldı