AMED - Yargıtay, gazeteci Mehmet Güleş'e "Örgüt propagandası" iddiasıyla verilen 3 yıl bir ay 15 günlük hapis cezasını orantısız bularak bozdu.
Gazeteci Mehmet Güleş'e, dijital medyada yaptığı haber paylaşımları nedeniyle 3 Mayıs 2017'deki Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde “Örgüt üyesi olmak” iddiasıyla 6 yıl 3 ay, “Örgüt propagandası yapmak” gerekçesiyle de 3 yıl 1 bir ay 15 günlük hapis cezası verildi. Antep Bölge Adliye Mahkemesi’ne yapılan itiraz sonucunda yerel mahkemenin kararı onandı, ancak “Örgüt propagandası” gerekçesiyle verilen hapis cezası 5 yılın altında olduğu için Yargıtay yolu kapatıldı.
Güleş, Yargıtay’a taşınan ve onanan 6 yıl 3 aylık hapis cezası nedeniyle 5 yıla yakın tutuklu kalırken, 2019’da yapılan yasal düzenleme ile Yargıtay'a itiraz yolu açılmasının ardından Elâzığ 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği ve Antep Bölge Adliye Mahkemesi’nin onadığı 3 yıl 1 bir ay 15 günlük hapis cezası kararı için Yargıtay’a temyiz başvurusu yapıldı.
Cezada artırım hükümlerinin uygulanması nedeniyle alt sınırdan uzaklaşarak verilen ceza kararını inceleyen Yargıtay 3'üncü Ceza Dairesi, verilen cezayı orantısız bularak bozma yönünde karar verdi.
Yargıtay kararında, "Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK'nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle TCK’nın 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurularak; hukuka, vicdana, dosya kapsamına uygun alt sınırdan makul düzeyde uzaklaşarak bir cezaya hükmedilmesi gerekirken, dosya içeriğiyle de uyuşmayacak şekilde teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde fazla ceza tayin edilmesi…" ifadelerine yer verdi.
'YAPILMASI GEREKEN İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KORUMAK'
Kararı değerlendiren gazeteci Mehmet Güleş, ceza ile 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde şahsına ve özgür basına mesaj verildiğini belirterek, “Paylaştığım haber ve onlara ait fotoğraflar hepsi haber içeriği ve kamuoyunun bilgi hakkı kapsamında yapılan paylaşımlardı. Cezaya gerekçe yapılan paylaşımlardan biri Roboski katliamının yıl dönümüne ilişkindir. Bu konuda haber yapmak için haber kaynaklarıyla yaptığım telefon görüşmeleri verilen cezaya gerekçe yapıldı. Failler dışarda, Meclis’te cirit atarken, bir gazeteci olarak bu olayın yıl dönümünde haber yapmak istemem suç sayılıyor. Bu kabul edilemez. Benim bu dönemde bir hukuki karar beklentim yok. Ki nihayetinde Yargıtay, verilen cezayı, düşünce ve ifade özgürlüğü nedeniyle bozmadı, verilen cezanın suçla orantısız olduğu nedeniyle kararı bozdu. Burada yapılması gereken, düşünce ve ifade özgürlüğünü korumaktı ama maalesef bunu Yargıtay'ın kararında göremedik" diye konuştu.