Kayıp yakınları Tekdağ, Tepeli, Can ve Kaya’nın faillerini sordu

HABER MERKEZİ-   İHD ve kayıp yakınlarının bu haftaki eylemlerinde Mehmet Tekdağ, Av. Metin Can, Dr. Hasan Kaya, Maksut Tepeli ve Nezir Tekçi’nin akıbetleri ve failleri soruldu. 
 
İnsan Hakları Derneği (İHD) ile kayıp yakınlarının Amed, Êlih, Colemêrg ve İzmir’de “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” şiarıyla gerçekleştirdikleri eylemlerde kaybedilenlerin akıbeti soruldu ve adalet talebi yinelendi.
 
Amed’de İHD ve kayıp yakınları, eylemlerin 783’üncü haftasında Rezan (Bağlar) ilçesinde bulunan Koşuyolu Parkı’ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya geldi. Eylemde, kayıpların fotoğraflarının yer aldığı pankart açıldı ve aileler, yakınlarının fotoğraflarını açıtı. Eyleme,  kayıp yakınları ile çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. Bu haftaki eylemde, 12 Şubat 1993 yılında Amed’de katledilen Mehmet Tekdağ’ın hikayesi anlatıldı. 
 
‘KARDEŞSİZ BIRAKILDIM’
 
Açıklama öncesi konuşan Mehmet Tekdağ’ın kardeşi İffet Mutaş, “Bugün bu eylem alanına geldiğimizde sanki mezarına geliyormuşuz gibi oluyor. Mehmet Tekdağ evinden çıktı işine giderken ajanlar tarafından kaçırıldı. Beni kardeşsiz bıraktılar. O hasretle bıraktılar. Mezar yerimiz olsun, cenazemizi istiyoruz. Hak ve hukuk istiyoruz. Ali Tekdağ da kardeşinin devlet tarafından öldürüldüğünü söyledi. Devlet biliyorsa ortaya çıkarsın. Ali Tekdağ’ı da kaçırdılar ve gelip sordular. Babam da devletin aldığını söyledi. Babam da 2 ay dayanamadı ve yaşamını yitirdi. Devlet de polis de herkes biliyor kimin yaptığını. Akıbetlerini ortaya çıkarsınlar. Allah hakkımızı bırakamasın” diye konuştu. 
 
Sonrasında Tekdağ’ın hikayesini İHD Yönetim Kurulu üyesi Bawer Çindemir okudu.  
 
SİLAHLI SALDIRIDA AĞIR YARALANDI
 
Tekdağ’ın okunan hikayesi şöyle: “Mehmet Tekdağ evli ve dört çocuk babasıdır. Disiplin Kurulu üyesi olarak Halkın Emek Partisi (HEP) Amed İl Örgütünde faaliyet yürütmektedir. 2 Şubat 1993 tarihinde saat 14:15 sıralarında işlettiği pastaneye giderken Amed Rezan (Bağlar) Dörtyol Mevkiinde kimliği belirsiz bir kişi tarafından silahlı saldırıya uğrar. Bu saldırı sonucu Mehmet Tekdağ ağır yaralanır.
 
POLİSLER FAİLİN BULUNMASINI ENGELLEDİ! 
 
Olay sırasında saldırganın kaçmasını engellemek için takip etmeye başlayan bir yurttaşı sivil polisler durdurur. Yurttaş; ısrarlı bir şekilde saldırganı gösterip kaçtığını söylemesine rağmen sivil polislerden ‘tamam biz hallederiz, siz cenazeyi kaldırın’ cevabını alır. Saldırganı takip etmekte ısrar eden yurttaşı minibüse alan polisler ‘saldırganı gördün mü, tanıdın mı’ gibi sorular sormaya başlar.
 
YAŞAMA ŞANSI ORTADAN KALDIRILDI!
 
Yaralanan Mehmet Tekdağ olay yerindeki diğer yurttaşlar tarafından hastaneye kaldırılsa da doktorlar müdahale etmez. Saldırıdan yaklaşık 4 saat sonra bir doktor müdahale etmeye gelse de hastanenin cihaz yetersizliğini bahane edip ‘bu hastanın İstanbul veya Ankara'ya götürülmesi gerekiyor’ diyerek müdahalede bulunmaz. Bunun üzerine Tekdağ ailesi Mehmet Tekdağ'ı İstanbul veya Ankara'ya götürmek için çeşitli girişimlerde bulunur. Ancak olağanüstü hal bölge valisi Ünsal Erkan akşam saati olduğunu ve güvenliğin sağlanamayacağını söyleyerek Diyarbakır Havalimanı'nı açmaz. Ertesi gün ağır yaralı olan Tekdağ'ın ilk uçağa bindirilme şansı varken hastanedeki işlemler bahane edilerek ilk uçağa bindirilmez. İkinci uçağı beklerken Mehmet Tekdağ Diyarbakır Havalimanın da yaşamını yitirir. Olaydan sonra Tekdağ ailesi hukuki her türlü mücadeleyi vermiş olmasına rağmen süreçte her hangi bir gelişme olmaz. Mehmet Tekdağ cinayeti faili meçhul olarak kalır.”
 
 Açıklama, oturma eylemi ile son buldu.
 
ÊLIH 
 
Êlih’de de İHD Şubesi ile kayıp yakınları, eylemlerinin 619’uncusunu Gülistan Caddesi üzerinde bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde yaptı. “Kayıplar bulunsun failler yargılansın" pankartının açıldığı eylemde aileler gözaltında kaybettirilenlerin fotoğraflarını taşıdı. Eylemde 21 Şubat 1993 tarihinde Xapêt’te JİTEM tarafından kaçırıldıktan sonra katledilen Av. Metin Can ile Dr. Hasan Kaya’nın hikayesi okundu. İHD Êlih Şube Yöneticisi Reşit Çetinkaya, 21 Şubat 1993 tarihinde JİTEM tarafından Av. Metin Can ile Dr. Hasan Kaya’nın Xarpêt il merkezindeki evlerinden kaçırıldığını söyledi. 
 
İÇİŞLERİ BAKANI: EVE GELECEK
 
Çetinkaya, “Kaçırılışlarından bir gün sonra arabaları Xarpêt’in Vartatil (Yazıkonak) beldesinde bir besici ahırı yakınlarında bulundu. Sonradan bu ahır içinde Metin Can ve Hasan Kaya'ya vahşice işkenceler yapıldığı anlaşıldı. Arabanın bulunmasıyla, en başta yakın akrabaları ve dostları olmak üzere, halk tarafından SHP Xarpêt il binasında açlık ve ölüm orucu eylemi başlattı. Ayrıca, bazı siyasi partiler, sendikalar, İHD ile birçok demokratik sivil toplum kuruluşları da bu ölüm ve açlık orucu eylemlerine gerekli desteği vermek için yoğun katılım sağladı. Bir taraftan bu eylemler devam ederken, diğer taraftan da Metin Can ve Hasan Kaya'yı kontraların elinden kurtarmak umuduyla, dönemin İçişleri Bakanı ve Aydın Milletvekili İsmet Sezginle görüşmek üzere, Metin Can’ın doktor eşi Fatma Can, İHD tarafından oluşturulan bir heyet ile birlikte Ankara’ya gitti. Bakan heyet temsilcilerini kabul ederek, heyette bulunan Doktor Fatma Can'a ‘Siz hiç endişe etmeyiniz aldığımız duyuma göre eşiniz bir-iki gün içinde evine dönecektir’  sözleriyle güvence verdi. Bu sözler üzerine heyet Xarpêt’e geri döndü. JİTEM heyetle ve halkla alay edercesine, eylemin yapıldığı ve halkın kitlesel olarak bulunduğu SHP il binasının önündeki elektrik direğine bir poşet içinde Metin Can’ın ayakkabılarını astı. JİTEM bununla da yetinmeyerek, Metin Can ve Hasan Kaya’nın evlerine telefon açarak ailelerine işkence seslerini dinletti. Demokratik sivil toplum kuruluşlarının ve halkın tüm çabalarına rağmen, cenazeleri 26 Şubat 1993 tarihinde Dêrsim yakınlarında ve jandarma karakoluna çok yakın bir mesafede olan Dinar köprüsünün altında bulundu. Olayın yaşandığı tarihte Xarpêrt’ten Dersim yakınlarındaki Dinar köprüsüne kadar en az beş kontrol noktası bulunmaktaydı” dedi. 
 
Çetinkaya, Metin Can ve Hasan Kaya’nın öldürülmesine ilişkin etkili bir soruşturma yürütülmediğini belirtti. 
 
Açıklama oturma eylemi ile son buldu.
 
COLEMÊRG
 
İHD Colemêrg Şubesi ve kayıp yakınları da “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” talebiyle sürdürdükleri eylemlerinin 109’uncu haftasında Gever ilçesi Sanat Sokağı’nda buluştu. Eyleme Barış Anneleri, DEM Parti ve DBP yöneticileri katıldı. Eylemde, “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” yazılı pankart ve gözaltında kaybedilen, katledilenlerin fotoğrafları taşındı. Açıklama metnini İHD Şube Colemêrg Şubesi Eşbaşkanı Sibel Çapraz okudu. Bu haftaki eylemde Colemêrg’in Gever (Yüksekova) ilçesine bağlı Yêkmal’a Jorê köyünde çobanlık yapan, 28 Nisan 1995 tarihinde Gelibolu Piyade Tugayı’na bağlı askerler tarafından Kürt “ulusal kıyafetleri” giydiği gerekçesiyle gözaltına alınan alınarak, kurşunlandıktan sonra bedeninde mayın patlatılan 25 yaşındaki Nezir Tekçi’nin akıbeti soruldu. Açıklamaya Tekçi’nin ailesi de katıldı. 
 
SESİMİZİ YÜKSELTMEYE DEVAM EDECEĞİZ
 
Olay günü yaşananları aktaran Çapraz, Tekçi’nin dava geçmişine değindi. Çapraz, “Yeniden görülmeye başlayan dava, zaman aşımı dedi ileri sürülmek için sürüncemede bırakılıyor. Bizler hakikatin ortaya çıkarılması ve katledilen Nezir Tekçi için adalet talep etmeye, sorumluların gerçek bir yargılama ile cezalandırılmaları için sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz” dedi.
 
‘SEBEBİ ULUSAL KIYAFETLERİ’
 
Çapraz’ın konuşmasının ardından İHD Colemêrg Şube yöneticisi, Tekçi’nin avukatı Hüseyin Boğatekin’in gönderdiği mesaj okundu. Gönderilen mesajda şöyle denildi: “1995'in baharında, 28 Nisan günü, operasyona giden askerler tarafından misafir olduğu köy evinden onlarca köylü ile beraber yasa dışı bir şekilde gözaltına alındı. Günlerce Yüksekova dağlarında, ağır işkenceler altında sorgulandı. Bilmediği şeyleri söylemesini istiyorlardı Nezir'den. Bilmiyordu, anlatamadı. Sonra, Nezir'in ellerini bağlayarak onlarca askerin karşısına diktiler. Komutanlar askerlerine emir verdi. 'Tarayın bu teröristi' diye. 
Bazı askerler ağladı, ateş edemedi, fakat onlarca kurşunla Nezir'in bedeni paramparça edildi. Bununla da yetinmemişti komutanlar. Bedeninin altına mayın yerleştirdiler, bedeni havaya uçuruldu. Bedeninden savrulan bazı parçalar donan karın üzerinden nehre düştü ve bir daha Çoban Nezir'i gören duyan olmadı. Yıllar sonra tanıkların anlatımı ile öğrenecektik ki, Nezir'in uğradığı işkence ve katilin asıl sebebi, giydiği "şal u şepik" adlı yöresel Kürt kıyafetiymiş. Onca eziyetin ve canavarca hisle öldürülmesinin başlangıç gerekçesiymiş bu.” 
 
 MÜCADELEYE KATILIM ÇAĞRISI
 
Boğatekin mesajının devamında, üzerlerindeki yükün daha ağır olduğunu ifade ederek, “Bedensiz ve faili belli yitirdiğimiz binlerce canın hesabını sorana, faillerini ortaya çıkarıp adaleti sağlayana kadar, sokaklarda ve mahkeme salonlarında hakikati haykırmaya devam edeceğiz. Bu açıdan, çok büyük emek ve cefa aile meydanları, alanları ve cumartesilerimizi bir an olsun boş bırakmayan, işkence ile gözaltına alınan fakat pes etmeyen, kıymetli Cumartesi anneleri ve insanlarını saygıyla selamlıyor, mücadeleleri önünde eğiliyoruz. Herkesi kayıpların hesabını sormaya, bu haklı mücadeleye çağırıyoruz” diye belirtti. 
 
‘TERÖRİST OĞLUMU ÖLDÜRÜLENLERDİR’
 
Tekçi’nin babası Halit Tekçi ise, oğlunun öldürülmesine ilişkin “Asıl terörist olan oğlumu öldürülenlerdir. Türk devletini suçlamıyorum ama dönemin hükümeti ve Genelkurmay başkanı bizi korumak için gönderdiği komutanlar oğlumun cebindeki Türkiye Cumhuriyeti kimliği olmasına rağmen öldürüldü. Ben oğlumun hakkını talep ediyorum. Allah ahımı ve oğlumun hakkını onu öldürenlerin yanına bırakmasın. Bu sorunlar savaşla bitmez, ne Türk devleti bizi öldürerek bitirir ne de biz. Bu savaşı durdurun daha fazla kan dökülmesin” diye konuştu.
 
İZMİR 
 
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" talebiyle Konak Eski Sümerbank önünden bir kez daha seslendi. “Kayıplar vicdandır sahip çık" ve "Failler belli kayıplar nerede" pankartlarının açıldığı eylemde açıklamanın Kürtçesini İHD İzmir Şubesi Eşbaşkanı Zilan Gümüş, Türkçesini İHD İZmir Şubesi Yöneticisi Ali Aydın okudu. 
 
Bu haftaki açıklamada 2 Şubat 1984 yılında İstanbul'da gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Maksut Tepeli'nin akıbeti ve failleri soruldu. 
 
Mahsut Tepeli dosyasında 40 yıldır “cezasızlık politikası” uygulandığı belirtilen açıklamada, "40 yıldır mezarı gizleniyor. 40 yıldır kaybedenler korunuyor. 40 yıldır dosyası cezasızlık zırhıyla arşivde bekletiliyor. Maksut Tepeli, 2 Şubat 1984 tarihinde İstanbul Küçükbakkalköy’de bir arkadaşının evine gitti. Evde karakol kurulduğunu fark edip uzaklaşmaya çalışırken polisler tarafından vurularak gözaltına alındı. Hastaneye götürülmek yerine önce evde, sonrasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü 1. Şube’de işkenceli sorguya tabi tutuldu. 5 Şubat 1984 tarihinde gördüğü ağır işkence sonucu koma halinde Haydarpaşa Askeri Hastanesi’ne kaldırıldı. Hastanede ölen Maksut Tepeli’nin bedeni kaybedildi. Ailesinin bilgisi dışında nüfus kütüğüne 'ölü' kaydı düşüldü. 19 yıl sonra, Maksut'un eşi nüfus kağıdını değiştirdiğinde yeni kimliğinde 'dul' kaydını gördü. Maksut için nüfus kütüğünde öldüğüne dair kayıt düşüldüğü o zaman anlaşıldı" denildi.
 
TARİHE NOT DÜŞÜLECEK 
 
Ailesi ve İHD İstanbul Şubesi'nin takibi sonrasında olaya dair 2003 yılında tekrar soruşturma başlatıldığı hatırlatılan açıklamada, "Yıllar sonra Maksut Tepeli'nin Helvacıdede Mezarlığı'na defnedildiği açıklandı fakat mezar yeri bilinmiyordu ve hala bilinmiyor. Maksut Tepeli'yi işkenceyle öldüren polislerin kimliklerinin belirlendiği ama Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığının polisler hakkında takipsizlik kararı verdiği de açığa çıktı. Bütün bunlara rağmen Kadıköy Cumhuriyet Savcılığı da, 2006 yılında aynen sıkıyönetim savcılığı gibi şikayet hakkında takipsizlik kararı verdi. Karara yapılan itiraz, Üsküdar Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi. 2012 yılında yapılan yeni suç duyurusu 24.12.2014 tarihinde zaman aşımı gerekçesi ile takipsizlik kararıyla sonuçlandı. Maksut Tepeli’nin vurulması ve sorgulanmasında görev yapan polisler; Rahmi Kaya, Servet Bozkurt, Hasip Dönmez, Zafer Elemen, Şeyhmus Altın, İlhami Öztürk, Hikmet Taşdelen, soruşturma savcısı Necdet Cancı, takipsizlik kararı veren Hakim Yarbay Muhteşem Savaşan, Emniyet Müdür Yrd. Mehmet Ağar, İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Yiğit, İstanbul Valisi Nevzat Ayaz, yıllar sonra yeniden açılan dosya hakkında takipsizlik kararı veren Kadıköy Cumhuriyet Savcısı Nihat Çakar'dı. Bu faillerden bazıları yaşamını yitirse de tarihe bir not düşülecek" ifadeleri yer aldı. 
 
 
 
 
 
 

Diğer başlıklar

14/02/2024
18:23 Erdoğan ve Sisi’den ortak açıklama: Yeni bir sayfa açıyoruz
17:48 Beykoz’da bir fabrikada yangın
17:38 170 kurumdan ortak açıklama: Altın madeni ve şirketi acilen kapatılsın
17:20 Dep’te su taşkını
17:05 Toprak altında kalanların yakınları: Psikolojik destek değil, bilgi istiyoruz
16:44 Wan’da taksiciler kayyımı protesto etti
16:29 Adalet Nöbeti: 15 Şubat uluslararası komployu kınıyoruz
16:11 Licik'te sorumlular hakkında suç duyurusu
15:53 Maden faciasının yaşandığı köyün sakinleri: Yalnız ve korunaksızız
15:33 Hatimoğulları facianın yaşandığı Licik'ten seslendi: Hesabını soracağız!
15:21 Özgürlük Yürüyüşçüleri Riha’da: Zafer özgürlüğü için yola düşen Kürt halkının olacak
15:14 Erdoğan 'katil' ve' 'darbeci' dediği Sisi ile yan yana
14:51 DEM Parti Gençlik Meclisi: Baskılara boyun eğmeyeceğiz
14:42 DEM Parti Semsûr adaylarını tanıttı
14:37 Yargıtay da 'suç değil' dedi: DTK davaları çöktü
14:36 Licik için araştırma önergesi verdi
14:10 Haber-Sen: PTT dağıtımcıları Cumartesi günleri çalışmaya zorlanıyor
14:02 TMMOB: Maden işletmesi derhal kapatılmalı
13:45 Tutuklanan avukatların serbest bırakılması istendi
13:37 Özgürlük Yürüyüşçüleri Curnê Reş'te: Tek muhatap Abdullah Öcalan’dır
13:25 İstanbul’da 25 Şubat günü ‘Özgürlük Mitingi’ düzenlenecek
13:25 22 ilde 179 gözaltı
13:17 Toprak altındaki bazı işçilerin kimliği belli oldu
13:16 Erzîngan’a gidişleri engellenen DEM Partililer: Facianın sorumlusu AKP'dir
12:47 Kanal İstanbul imar planı iptal edildi
12:40 Erdoğan Sisi ile görüşmek üzere Mısır yolunda
12:26 Maden faciasına dair 4 gözaltı
12:20 Gazeteciler ters kelepçeyle gözaltına alındı
12:05 Sêwereg'te 'Özgürlük Yürüyüşü'
12:03 Tunceli Valiliği Erzîngan’a girişleri yasakladı: 4 gözaltı
11:07 Süleyman Ahmet için Irak Federal Mahkemesi’ne başvurulacak
10:37 Korkmaz ve oğlunu katleden Cemal Yılmaz tutuklandı
10:00 Amed halkı Özgürlük Yürüyüşçülerini bağrına bastı
09:55 Tutsakların ‘özgürlük’ eylemi 80’inci günde
09:54 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 113 gündür haber yok
09:48 Temelli: Öcalan'ın özgürlüğü sağlanıncaya kadar eylemler sürecek
09:28 Laura Castel: İmralı, Avrupa Konseyi topraklarında bir kara delik
09:23 Tahliyesi engellenen tutsağa sorulan soru: Ne işin var siyasette?
09:17 Doktora 'yalvarmayı' reddeden tutsak tedavi edilmedi
09:15 İmralı için başvuran Toğurlu: Öcalan'ın özgürlüğü barışın önünü açacaktır
09:10 AKP'den YRP’ye geçen aday ‘tehdit’ ve ‘hakaret’ten yargılanıyor
09:07 Üniversite hastanesinde 'hastalardan zorunlu bağış alınıyor' iddiası
09:03 Av. Demir: Abdullah Öcalan'ın paradigması ezilen halklara umut oldu
09:01 Abdullah Öcalan: Halkımızın direnişi komployu boşa çıkardı
09:00 14 ŞUBAT 2024 GÜNDEMİ
08:55 Amed ve Êlih’te ev baskınları yapıldı
08:44 Xeta Jinê üyesi kadınlardan Rojvelat için pankart
13/02/2024
20:54 MKM'den halk şöleni: Büyük Özgürlük Yürüyüşü selamlandı
20:41 Berecûk'te metruk bina çöktü: 1 ölü
20:37 DEM Parti: İliç’te yaşanacak her can kaybının sorumlusu iktidardır
20:35 Avukat Yıldırım’dan Licik tepkisi: Proje derhal iptal edilmeli
20:17 ‘Düzenin kendini yeniden inşa etmesindeki kırılmayı Öcalan gerçekleştirdi’
19:59 TJA’dan okuma etkinliği
19:49 DEM Parti Eş Genel Başkanı Hatimoğulları Erzîngan’a gidecek
19:49 DEM Parti ve CHP arasındaki görüşmeler sonuçsuz kaldı
19:42 ABB Özel Kalem Müdürünü öldüren fail tutuklandı
19:28 Mersin’de 2 kişi tutuklandı
19:10 Licê'deki gözaltılar hakkında 4 günlük gözaltı kararı
18:14 Siyanürlü göçüğe tepki: Maden kapatılmadı, kar hırsıyla faciaya davetiye çıkardı
17:39 Agîri’de büro açılışı mitinge dönüştü: Kayyımı göndereceğiz
17:35 DEM Parti: Hızır bölgemize barış, huzur ve özgürlük getirsin
17:30 Kobanê Davası: Varlığımızı yargılıyorsunuz
17:05 DEM Parti Eş Genel Başkanları: Licik altın madeninde felaket göz göre göre geldi
16:32 Özgürlük Yürüyüşçüleri Dört Ayaklı Minare’de: Öcalan’ın özgürlüğünden başka yol yok
16:29 Esma Kalenderli davasında 'ağırlaştırılmış müebbet' talebi
16:20 Erzîngan'da altın madeninde siyanürlü dağ çöktü: İşçiler toprak altında
16:14 Adalet Nöbeti’ndeki annelerden komploya karşı yürüyüş
16:11 Erdoğan ile Barzani görüştü
16:05 Annesini katleden fail tutuklandı
15:20 Bagok Dağı bombalanıyor
15:07 MKG ve DFG'den tepki: Suç işlemekten vazgeçin gazetecileri serbest bırakın
15:03 Özak işçileri direnişlerini farklı etkinliklerle sürdürecek
15:01 ÇHD: Kurgu bir operasyon ile karşı karşıyayız
14:52 Antalya'da selde bir kişi hayatını kaybetti
14:29 Gever’de servisler kontak kapattı: Binlerce öğrenci mağdur
14:00 Şêx Seîd Derneği: Kürtlerin yok sayılması 1925’ten farklı değil
13:57 Interpol'ün aradığı DAİŞ'li Akkuyu Santrali’nde yakalandı
13:46 Dîlok’ta erkek şiddeti: Gülhan Korkmaz ve oğlu katledildi
13:44 Bakırhan'dan iktidara: Çözüm iradeniz varsa buyurun
12:47 Bahçeli, DEM Parti üzerinden CHP'yi hedef aldı
12:38 Mersin’de 9 kişi gözaltına alındı
11:50 Avukatlardan İmralı'ya gitmek için başvuru
11:38 Akbıyık'ın ifadeleriyle yargılanan Ada beraat etti
10:47 Amed'de saatler süren ‘Özgürlük Yürüyüşü’ coşkusu
10:43 İstanbul’da ev baskınları
10:36 Özgürlük Yürüyüşü kolları 13 gün sonra birleşti
10:12 İzmir’de gazeteciler gözaltına alındı
09:44 Gürsel Tekin partisinden istifa etti
09:44 Rojnews editörü Süleyman Ahmet 112 gündür KDP istihbaratının elinde
09:20 'Özgürlük Yürüyüşü'nün iki kolu Amed'de buluşuyor
09:17 Cezaevlerindeki açlık grevi 79'uncu gününde
09:15 Bakırhan: Halk çözüm istiyor, bu Öcalan’la mümkün
09:08 AKP’li belediye Kürtlere suyu bile çok görüyor!
09:07 4 kayyım ve 3 ihale gören köprünün ışıklandırmasına 6 milyon harcandı
09:03 Abdullah Öcalan’ı anlattı: Hep okur, eşit yaşamı savunurdu
09:01 Abdullah Öcalan: Komployla tipik bir İsrail-Filistin ikilemi yaratılmak istendi
09:00 13 ŞUBAT 2024 GÜNDEMİ
08:42 Antalya'da sel: 5 ilçede eğitime ara verildi
08:09 Motorine zam
12/02/2024
21:52 Wan'da Abdullah Öcalan’ın dev posteri köprüye asıldı
21:34 Amed'de 'Özgürlük Yürüyüşü'ne çağrı
20:59 Özgürlük Yürüyüşçülerinin halk toplantıları sürüyor
20:48 Tacizciye karşı öz savunma uygulayan Sevde Ünal tahliye edildi
20:11 Saldırıya uğrayan özel kalem müdürü yaşamını yitirdi
19:50 Hatimoğulları: İstanbul’un kaderini DEM Parti değiştirecek
19:43 Rojvelat Kızmaz Hermês köyünde defnedildi
18:45 Özgürlük Yürüyüşü Bismil’in tüm sokaklarına yayıldı
18:15 Ölüm orucundaki Kaya için İHİK’e başvuru yapıldı
18:09 Gözaltına alınan Turan tutuklandı
18:07 Seçim anketi: DEM Parti oyunu artırdı
18:06 Patronun kardeşi sendika başkanı Alagöz'ü yaraladı
17:57 Dersim’de şiddet raporu: 119 dava açıldı
17:42 Gazeteci Kibriye Evren serbest bırakıldı
17:40 Hazine 24,8 milyar lira borçlandı
17:39 Kobanê Davası: Kürt kadın mücadelesinin sembol isimleri hatırlatıldı
17:09 Amed’de yarın yapılacak olan yürüyüşe davet
17:04 SYKP’nin yeni eş genel başkanları belli oldu
17:02 Kelepçeli muayene dayatmasını kabul etmeyen tutsaklara işkence
16:41 Özgürlük yürüyüşçülerinden Adalet Nöbeti'ne ziyaret
16:05 Amed ilçelerinde 'Özgürlük Yürüyüşü'
15:51 İstiklal Caddesi'ndeki bombalı saldırı davasında mütalaa çıktı
15:29 Dêrsim'de ittifak kuruldu: Hep birlikte başaracağız
15:12 Mehmet Sincar katledildiği yerde anıldı
15:10 Rojvelat Kızmaz Hermês köyünde toprağa verilecek
15:03 Tutsaklar: Tecrit sürerse eylemimizi bir üst aşamaya taşıyacağız
14:44 İHD İzmir Şubesi seçim tutum belgesi açıkladı
14:38 Mêrdîn'de çatışmada yaralanan askerler hastaneye getirildi
14:24 İçeriğinde Öcalan ve İmralı geçen mektuplara el konuldu
14:17 Tarihi kaleden Abdullah Öcalan'ın sözleriyle seslendiler
14:15 Mülakat uygulamasına karşı Ankara’ya yürüyecekler
14:06 Tutsak Ölbeci: Bu dava DAİŞ başarılı olmadığı için açıldı
13:38 Beton mikseri altında kalan kadın yaşamını yitirdi
13:31 Karalar'ın özel kalemine silahlı saldırı
13:27 Koçyiğit: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü sorunun çözülmesinin ilk adımı olur
13:24 ÇHD'li avukatların tutuklanmasına tepki
12:29 Rojvelat Kızmaz’ın cansız bedenine ulaşıldı
12:09 Adana'da gözaltına alınan gençler serbest
12:06 Fincancı’dan iddialara yanıt: İşkenceyi meşrulaştıran ifadeler hepimiz için tehlikeli
11:51 Qers kolu Êlih’te: Kürt halkı değerleri ile var, o değer de Öcalan’dır
11:48 Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi ihalesi iptal
11:42 Gazetecilerin duruşması ertelendi
11:08 Geniş tanımlı işsizlik yüzde 24,7'ye yükseldi
11:07 Özgürlük Yürüyüşçüleri: Mücadeleye kadınlar öncülük ediyor
10:54 Özgürlük Yürüyüşçüleri Şemrex'de: Zaman özgürlük zamanı
10:48 Wan’da ev baskınları
10:28 KDP'nin alıkoyduğu gazeteciden 111 gündür haber yok
10:22 Tutsaklar 78 gündür açlık grevinde
09:55 Amara’ya yaklaştıkça Özgürlük Yürüyüşü'nde heyecan arttı
09:40 Federe Kurdistan Bölgesi'nde gazetecilik: Kaçırılma, gözaltı, tutuklama
09:25 Tokat’tan Adalet Nöbeti’ne katıldı: Türk anneleri de elini taşın altına koymalı