‘Gözaltında kayıpların nedeni Kürt sorunundaki çözümsüzlüktür’

HABER MERKEZİ - Kayıpların akıbetini sormak amacıyla yapılan eylemlerde, Kürt sorunundaki çözümsüzlük nedeniyle gözaltında kayıp ve faili meçhul cinayetlerin yaşandığı hatırlatılarak adalet talep edildi.  
 
İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed, Êlih ve Colemêrg şubelerinin kayıp yakınlarıyla birlikte gerçekleştirdiği eylemlerin bu haftasında da kayıpların bulunması faillerinin yargılanması talep edildi. 
 
AMED 
 
İHD Amed Şubesi ve kayıp yakınları tarafından “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” şiarıyla her hafta düzenlenen eylem 822’nci haftasında da Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesinde bulunan Koşuyolu Parkı’ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde düzenlendi. Eyleme çok sayıda kayıp yakını, siyasi parti temsilcileri yanı sıra insan hakları savunucuları katıldı. Eylemde gözaltında kaybettirilenlerin, faile meçhul cinayetlerde katledilenlerin fotoğraflarının yer aldığı pankart açıldı. Bu haftaki eylemde Amed’in Sûr ilçesinde bulunan Şêx Seîd (Dağkapı) Meydanı’nda 13 Kasım 1994’te gözaltına alınan ve kaybettirilen Ali Tekdağ’ın hikâyesi okundu. 
 
Eylem de ilk olarak söz alan İHD Amed Şube Başkanı Ercan Yılmaz, “Kürt meselesinin çözülmemesinin birçok bedeli oldu bunlardan biri de kaybedilen ve faili meçhul kurban giden insanlar. Geçen günlerde yine kayyım haberi ile uyandık. Bu hukuksuz uygulamalara karşı kolluk güçleri yurttaşların hakları olan protesto haklarını kullanmalarına çok sert müdahale ettiler. İradeyi yok sayarak, yurttaşlık bağını güçlendiremezsiniz. Biz buradan kayıp yakınları olarak kayyıma karşı olduğumuzu bildiriyoruz. Kayyımları geri çekin” çağrısında bulundu. 
 
Ali Tekdağ’ın kardeşi İffet Mutaş, “Kardeşim evden çıktı, bir daha gelmedi. İşkenceye maruz kaldı. İşkencelerden sonra eve geldiğinde tanıyamıyorduk. Daha önce 19 defa tutuklandı. Devlete hakkımı helal etmiyorum. Biz cenazelerimizi istiyoruz. Annem, babam kardeşimin hasreti ile gittiler. Biz bunları unutmayacağız. O benim hem kardeşimdir, hem de arkadaşımdı.  Ölene kadar elimiz yakasında olacak. Size ne yaptılar Ali de diğer kayıplar da şehittir” dedi.  
 
Ali Tekdağ’ın hikayesini İHD Yönetim Kurulu üyesi Berfin Elçi okudu. 
 
Tekdağ’ın kaybettirilme hikâyesi eşi Hatice Tekdağ’ın anlatımıyla şöyle: “13 Kasım 1994 günü evden beraber çıktık ve Şêx Seîd Şekerbank’a kadar dolmuşla gittik. Sonra Ali, ‘5 dakikalık bir işim var döneceğim sen bekle’ dedi. Yaklaşık 15 dakika sonra geldi. Fakat yanımda durmayarak geçti. ‘Ali’ diye seslendim. Bana eliyle ‘git’ diye işaret etti. Sivil silahlı 3-4 kişi arkasından gidiyordu. Eşim köşeyi dönmek üzereyken koşmaya başladı. Arkasından silahlı kişiler ateş etmeye başladı. Eşim kendisini yere attı. Aynı kişiler eşimin ceketini çıkarıp kafasına sardılar. Orada bulunan bir binanın içine soktular.  10 dakika sonra beyaz bir minibüs geldi. Minibüse bindirip, çevik kuvvet yönünde hareket ettiler. Bu olaylar olurken, bankanın önünde askerler ve bir trafik polisi vardı. Ateş edilmesine karşın bu şahıslar hiç karışmadı. 
 
Ertesi gün DGM savcılığına dilekçe ile başvurdum, ‘Bu olay yenidir sonra gel’ dediler. Ben bir hafta beklemeden, 3 gün sonra tekrar gittim. Ondan sonra her gün gittim. Yaklaşık 2 ay sonra, kapıdaki polis her gün gelmeme kızarak, bir gün beni savcılığa çıkardı. Savcı ‘Bana şahit göster’ dedi. Ben de ‘Şahit benim’ dedim. Kızımı ve beni, odadan dışarı çıkardı. Bir yere telefon etti ve tekrar bizi odaya çağırdı. ‘Telefon ettim bizde değilmiş’ dedi. Aynı sıralarda Diyarbakır Cezaevinde tutuklu bulunan Seyfettin Demir, Özgür Gündem Gazetesine ‘Ben, Ali Tekdağ ile birlikte gözaltındaydım. Ali ‘beni öldürecekler aileme söyleyin diye bağırıyordu’ şeklinde bir açıklama yapmış. Bunun üzerine tekrar savcıya gittik. Savcı ‘burada Seyfettin Demir’in dosyası var, ama Ali Tekdağ diye birine ait dosya yok’ dedi. Bu girişimden sonra ev adresimi aldılar ve ‘Bir daha buraya gelme’ dediler. O zamandan bu yana eşim ile ilgili her hangi bir bilgi alamadım.”
 
Elçi, Tekdağ’ın akıbetinin ortaya çıkması için ailesinin yaptığı tüm başvuruların sonuçsuz kaldığını hatırlattı. AİHM’in Ali Tekdağ dosyasında Türkiye’yi mahkûm ettiğini kaydeden Elçi, “Bir kez daha burada gerçeklerin ortaya çıkarılması ve sorumluların tespit edilip yargı önüne çıkarılarak cezalandırılmasını istiyoruz. Ali Tekdağ için adalet istiyoruz” dedi. 
 
Eylem yapılan oturma eylemi ardından sona erdi. 
 
ÊLIH 
 
Êlih’te ise kayıp yakınları ve İHD Şubesi üyeleri, eylemlerinin 658’inci haftasında Şube binası önünde toplandı. "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" yazılı pankart ile kayıpların fotoğrafının açıldığı eylemde, bu hafta 1995 yılında gözaltında kaybedilen 13 yaşındaki Davut Altunkaynak ile 16 yaşındaki Nedim Akyön’ün faillerini soruldu. 
 
Açıklamayı okuyan İHD Şube Yöneticisi Reşit Çetinkaya gözaltında kaybedilen 13 yaşındaki Davut Altunkaynak ile 16 yaşındaki Nedim Akyön isimli çocukların kemiklerinin 21 yıl sonra Mêrdîn’de bulunduğunu hatırlatarak, şunları söyledi: “Dargeçit ilçesi Dîlan köyünde bulundu. Derneğimizin Mardin şubesine 10 Nisan’da yapılan başvuru üzerine kemiklerin İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği; yapılan DNA testi sonucunda kemiklerin bu çocuklara ait olduğu kesinlik kazanmıştır.  Geçmişten bugüne coğrafyamızda yaşanan insan hakları ihlallerini Davut Altunkaynak’ın ağabeyi Kazım Altunkaynak şu sözlerle dile getirmiştir. ‘Türkiye’de adaletin olmadığını bir kez daha gördük. Yıllar sonra 13 yaşındaki kardeşimin kemikleri bulundu ama failleri hala yargılanmıyor. Adaletin olmadığı çok açık ortada değil mi?’ Düşünün bir aile çocuğunun cenazesine ulaşabiliyor tepkisini ‘sevinsek mi, üzülsek mi, bilemedik’ şeklinde ortaya koyuyor. 28 Kasım 2015’te aramızdan alınan Tahir Elçi suikastına ilişkin; faili meçhul kalmayacaktır, sözlerine fail veya faillerin ortaya çıkarılmaması faili meçhule bir adım daha yaklaşıldığını gösteriyor. Her zaman dillendirdiğimiz gibi faili tespit edilemeyen tüm cinayetlerin sorumlusu devlettir.” 
 
Açıklama oturma eylemi ile son buldu.
 
COLEMÊRG
 
İHD Colemêrg Şubesi ve kayıp yakınları, eylemlerinin 148’inci haftasında Gever (Yüksekova) ilçesindeki Sanat Sokağı’nda bir araya geldi. Eylemde, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” pankartı ve kayıpların fotoğrafları açıldı. Bu haftaki eylemde 8 Kasım 1985 yılında gözaltına alınarak katledilen Hamza Tutan’ın faillerinin yargılanması talep edildi. 
 
Açıklamada ilk olarak konuşan İHD Colemêrg şube üyesi Pınar Yılmaz, 9 Kasım 2005 yılında Colemêrg’in Şemzînan (Şemdinli) ilçesinde Umut Kitapevi’ne yönelik gerçekleşen bombalı saldırıyı hatırlatarak mücadelelerini sürdüreceklerini belirtti. Ardından İHD Colemêrg Şube üyesi Eren Baskın eylemin basın metnini okudu.
 
Hak savunucuları olarak haksız ve hukuksuz bir şekilde katledilen sevdikleri için Türkiye’nin en uzun soluklu ve barışçıl eylemselliğini gerçekleştirildiğini ifade eden Baskın, “Evladının akıbetini arayan annelerimizin bu onurlu mücadelesi 3 kuşaktır devam ediyor. Son kaybımızın akıbeti ortaya çıkana kadar mücadelemiz devam edecek” dedi.
 
Gözaltına alındıktan 8 Kasım 1985 yılında katledilen Hamza Tutan’ın akıbetinin ortaya çıkarılması için bir araya geldiklerini belirten Baskın, “Eskişehir Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi öğrencisi 22 yaşındaki Hamza Tutan babasına ait Doğu Palas Oteli’ni işletiyordu. Yüksekova Emniyet Amirliğince yapılan bir operasyon kapsamında otelinde insanların gözleri önünde gözaltına alındı. Hemen akabinde Hamza Tutan’ın annesini evinden alan polis ekipleri anneyi emniyete götürdü. Burada bir odaya götürülen annesine bir cesedi teşhis etmesi istendi. Hamza Tutan’ın cenazesi 3 saat sonra evinin önüne bırakıldı ve kalp krizi geçirdiği söylendi. Hamza Tutan’ın vücudunda ağır darp izleri olduğunu tespit eden Tutan ailesi Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığına başvurdu. Yapılan başvuru sonrasında cenaze İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderildi. Adli Tıp Kurumu kollarda ve bacaklarda yüksek voltajlı elektrik akımına bağlı yanıkların olduğu tespitinde bulunmasına rağmen ölüm sebebinin verilen elektrik akımı olup olmadığının tespitinin yapılmadığına ilişkin bir rapor yayınladı” diye konuştu.
 
Yaşanan olayda 6 polisin konuya dair görevden aldığını hatırlatan Baskın, “Dönemin Hakkari Sıkıyönetim Komutanlığı ise ilgili mercilerle iletişime geçerek açığa alınan polis memurları için ‘kolaylık gösterilmesi’ ricasında bulundu. Böylelikle tüm polis memurları başka şehirlerde görevlerine iade edildi. Hamza Tutan davası ‘kovuşturmaya yer olmadığına’ dair karar ile kapatıldı. Tutan ailesinin ısrarlı başvurularına rağmen herhangi bir soruşturma açılmadı. Buradan yakınlarını kaybedenler ve insan hakları savunucuları olarak bir daha haykırıyoruz, hukuksuz bir biçimde işkence ile katledilen Hamza Tutan’ın akıbeti açıklansın. Sorumlular yargılansın. Türkiye’de yargı erkinin gözaltında katledilenler için bir aklama unsuru olarak ‘zaman aşımı’ defini ileri sürmesi bir hukuk garabetidir. Bizler de sevdiklerimizin katledilmesine sebep olanların bir an önce insanlığa karşı suç işledikleri gerekçesi ile yargılanıp hak ettikleri cezaları almalarını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.
 
Açıklama ardından eylem, oturma eylemiyle son buldu.
 
İZMİR 
 
İHD İzmir Şubesi,  iki haftada bir düzenlediği “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” eylemini Konak ilçesindeki eski Sümerbank önünde gerçekleştirdi. Çok sayıda kişinin katıldığı eylemde, “Kayıplar vicdandır, sahip çık" ve "Failler belli kayıplar nerede" pankartları açıldı. Bu haftaki eylemde, 27 Ekim 1991 İstanbul’da gözaltına alınıp daha sonra kaybedilen Hüseyin Toroman'ın akıbeti soruldu. 
 
İHD İzmir Şube Yöneticisi Gülay Gün Bilici, Hüseyin Toraman'ın, evinin kapısı önünde silahlı, telsizli, sivil polisler tarafından zorla beyaz Toros’a bindirilerek kaçırıldığını anımsattı. Bilici, “Toraman'ın eşi Gülay Toraman, eşinin işkenceyle öldürülmüş olabileceğini, hemen harekete geçilmesi gerektiğini söylediği için tutuklandığını, daha sonra eşinin yurt dışında olduğuna dair ifade vermeye zorlandığını aktardı. Dönemin yetkilileri, Toroman'ın gözaltına alındığını yalanlasa da kaçıran sivil polislere müdahale eden mahalle karakolunda görevli bir polis Hüseyin Toraman'ı gözaltına alanların polis olduklarını söyledi. Baba Ali Rıza Toraman, bu itirafı ses kaydına alarak, dönemin İçişleri Bakanı İsmet Sezgin'e verdi. Sezgin, kaçırılma olayından yaklaşık iki ay sonra, 19 Aralık 1991'de, “Gözaltında olduğuna ve sorgulandığına ilişkin bir husus yoktur" yanıtını verdi. 
 
DOYSA TOZLU RAFLARDA 
 
Bilici, ailesi ve İHD'nin Toroman'ı aramaktan vazgeçmediğini söyleyerek, şunları söyledi: "Meclis'te kurulan bir komisyonla, Toraman olayının incelenmesi kararlaştırıldı ama Komisyon üyelerinden biri de, Maraş katliamı sanıklarından Ökkeş Şendiller'di. Komisyon, kaçırılma olayının üstünü örttü. Hüseyin Toraman, gözaltına alınıp kaybedildiğinde İstanbul Emniyet Müdürü Mehmet Ağar'dı.  Konuyla ilgili başvurular sonuçsuz kaldı. Toraman’ın gözaltına alındığı inkar edildi. 
 
1991 yılında Fatih Cumhuriyet Savcılığı tarafından açılan soruşturma bir sonuca ulaşmadı. 2011 yılında yapılan başvuru sonucunda İstanbul Cumhuriyet Savcılığının başlattığı soruşturma ise ‘zamanaşımı süresi dolduğundan soruşturmaya yer olmadığı’ kararı ile kapatıldı. Yapılan itiraz sonucunda dosya üzerindeki kapatma kararı kaldırıldı. Ancak dosyada bugüne kadar bir gelişme yaşanmadı."
 
Eylem yapılan oturma eylemi ile son buldu. 

Diğer başlıklar

22:11 Ege Denizi'nde deprem
22:05 Kabataş'ta metro inşaatında iskele çöktü
21:45 Zehirlenip yaşamını yitiren ailenin kaldığı otel boşaltıldı
21:39 Tiktok’tan Seyîd Rıza anmasına sansür
21:18 Tuncer Bakırhan: Komisyon derhal İmralı’ya gitmeli
20:59 Hayvansever kadın şüpheli şekilde yaşamını yitirdi
20:54 Rojin Kabaiş eylemine ‘uyarı’ cezası
20:19 Brezilya’da binler iklim adaleti için yürüdü
20:07 Seyid Rıza ağıtlarla anıldı
19:55 MAF-DAD kongresinde süreç tartışıldı
19:17 Erzirom ve Xana Axpar’da kadın buluşması
19:07 Anne ve iki çocuğunun ölümüne dair gözaltı sayısı arttı
18:02 Dîlok’ta iş cinayetleri protesto edildi
17:58 Adalet Nöbeti'nde taciz failinin duruşmasına çağrı
17:46 EGEÇEP’ten ortak mücadele çağrısı
17:45 EHP: Asgari ücret 65 bin TL olmalı
17:40 Yazar-ressam Hüseyin Özsoy, Wan’da okurlarıyla buluştu
17:35 Mêrdîn’de taziye evine saldırı
17:33 Seyîd Riza ve arkadaşları için klip: Cigêram
17:30 DADER konferansı: Devlet adım atsın
17:24 ‘Barış ve özgürlükte ısrar ediyoruz’ buluşmasına çağrı
17:23 Barış gazeteciliği paneli: Militarist habercilik dili toplumda düşmanlık yaratır
17:18 Gazeteci Aykol'un tedavisi devam ediyor
17:13 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Demokratikleşme olmadan barış olmaz
17:11 Êlih’te taziyelere kitlesel ziyaret
17:02 Kadınlar alanlarda: Şiddetsiz yaşamı birlikte kuracağız
17:01 'Zindandaki Kadınların Öyküleri' okurlarla buluştu
16:49 57 bin ağacın kesileceği rant projesi yargıya taşındı
16:35 Dêrsim’deki doğa mitingine katılım çağrısı: Sesimize ses verin
16:14 Demokratik Birlik İnisiyatifi: Sürecin öncüsü olacağız
16:07 Seyîd Rıza ve yol arkadaşları birçok kentte anıldı
15:55 İzmir Bağımlılıkla Mücadele Platformu kuruluşunu ilan etti
15:51 Takas Pazarı’na yoğun ilgi
15:17 ‘Muhlise Karagüzel ve Kavak’ı derhal serbest bırakın’
14:33 Koğuş değiştirmek isteyen tutsak darp edildi
14:28 COP 30 tepkisi: Ekolojik yıkım derinleşiyor
14:04 Mêrdîn kısa süreli yağışta göle döndü
13:56 İHD 22'nci Genel Kurulu başladı: Devletin Kürt meselesindeki güvenlikçi politikası değişmedi
13:51 Kayıplar için beş kentte adalet talebi
12:56 Cumartesi Anneleri Nazım Gülmez için adalet istedi
12:28 Dêrsim’de Seyit Rıza anması: Mezar yerlerini açıklayın
12:18 Sındırgı’da art arda depremler
10:37 CHP Milletvekili Akgün Alp: Devlet, Abdullah Öcalan ile görüşüyorsa Komisyon neden görüşmesin?
10:28 İşçi servisi devrildi: 14 yaralı
10:14 Nizamettin Kabaiş: Tehditlere rağmen mücadelemiz sürecek
09:24 Dilovası’nda yaşamını yitiren işçi sayısı 7'ye yükseldi
09:23 HDP binalarına saldırı dosyası 10 yıldır neden kapalı tutuluyor?
09:22 Dêrsim'de yüzlerce toplu mezar var: Yüzleşme çağrısı
09:11 Ruhsatsız fabrika yangından sonra mühürlendi!
09:08 Dilan Mızrak: Devlet sürecin hukuki zeminini bir an önce oluşturmalı
09:07 Kültürel hafıza yok oluyor, Ermeni evleri bir bir çöküyor
09:06 Bataklığa sürüklenenler anlatıyor: Ayağım tekerlek olmuş, tamir etmeye çalışıyordum
09:05 Çöken bina, patlayan depo: İhmalin getirdiği ölümlere karşı mücadele edeceğiz
09:04 Selamet Yeşilmen’in failleri 10 yıldır bulunmadı: Adalet bekliyoruz
09:03 Soğuk havalar cep yakıyor
09:03 'Halk ve inançlar arasında problem yok; sorun kanun ve yasalardır'
09:02 'Barışa katkı için Seyîd Rıza ve arkadaşlarının mezar yerleri açıklansın'
09:01 Devlet merkezli uygarlık sistemin yok edici düzeni: Kastik katil
09:00 15 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:59 Amed'de yollar göle döndü
08:22 Kürdistan kentleri için kuvvetli yağış uyarısı
14/11/2025
23:56 Yeni kurulan TELE2’nin haberine erişim engeli
23:42 Licê'nin Qelesi mezrasında ev baskını
23:19 Şam'da art arda patlamalar meydana geldi
22:50 Gençlerden Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için meşaleli yürüyüş
22:43 DEM Parti eski il eşbaşkanına 13 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
22:36 Mêrdîn'de fırtınada motosikleti devrilen kurye yaralandı
22:10 Rahman A. boşanma aşamasında olduğu kadını katletti
21:36 Kürdistan kentlerine ayrılan kültür ve turizm bütçesi yüzde 5'in altında
21:23 Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê girişlerindeki kontrol noktaları kaldırıldı
21:20 Sabahat Tuncel: Barış bizim için bir tercih değil zorunluluktur
20:46 İstanbul'da Rojin Kabaiş için eylem
20:35 Êlih'te iş cinayeti
19:46 Gülhan'ı katleden faile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
19:19 ‘Aç kalalım ama kültürsüz kalmayalım’
18:37 İşçiler 107 gündür eylemde: Taleplerimiz karşılansın
18:24 CHP'den İBB iddianamesine ilişkin HSK'ye başvuru
18:18 DEM Partili Oluç: Eli kulağındadır, kayyım rejiminin sonuna geliniyor
18:08 Riha’da toz taşınımı etkili oldu
18:02 HPG’li İş, kitlesel bir şekilde toprağa verildi
17:32 25 Kasım eylemleri: Dayanışmayla karanlığı yeneceğiz
17:06 Çetin'in taziyesine 'şehit namirin' sloganıyla ziyaret
17:01 Vince çıkan işçilerin eylemi kazanımla sonuçlandı
16:42 DEM Parti Kadın Meclisi direnişteki kadınları ziyaret etti
16:41 DEM Parti Turizm Bakanlığından Kürtçe ve diğer dilleri teşvik edilmesini istedi
15:52 Dilek İmamoğlu: Adalet yara alırsa umut yeşermez
15:19 İHD: 6 bin 94 kişinin yaşam hakkı ihlal edildi
15:00 Bireysel silahlanma protestosu
14:07 Silahlı saldırıda 4 kişiyi yaralayan korucular serbest bırakıldı
13:54 LeMan davasında Pehlevan hakkında tahliye kararı
13:09 KESK'li kadınlar 25 Kasım programını açıkladı: Barış talebinde ısrarcıyız
12:26 MB anketine göre enflasyon beklentisi yükseldi
11:45 Çakıroğlu: Cumhuriyetin 2'nci yüzyılının kurucularından biri Abdullah Öcalan olacak
11:31 Tanrıkulu: Güven artırıcı adımlar atılmalı
Ekmen: Toplumun desteği süreç için önemli
11:13 AB Türkiye Delegasyonu Amed Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret etti
11:09 Sürecin etkili öncülere ihtiyacı var
10:55 Seyîd Rıza'nın mezar yeri açıklansın: Gidersem gözüm açık kalacak
10:51 Bakırhan: Süreçte belediyelere büyük sorumluluk ve görev düşüyor
09:58 92 yaşındaki tutsak annesi: Ölmeden oğlumu görebilecek miyim?
09:44 Erzincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde ‘suça göre’ muamele!
09:43 'Katliama işveren yer hazırlıyor, devlet göz yumuyor'
09:41 Prof. Dr. Nilgün Toker: Süreç hukuki güvence altına alınmalı
09:39 Barış Anneleri'nden komisyona çağrı: Komisyon önderliğimizle görüşsün
09:33 Wan'da Mısır Çarşısı metruk bir yapıya dönüştü
09:31 ÖHD’li Güneş: 'Umut hakkı’nın uygulanmaması demokratikleşmeye dirençtir
09:30 Her okulun kapısındalar: Çocuklar ve kadınlar 'özel' hedef
09:11 MARSU daire başkanı hakkında ‘taciz ve mobing’ten suç duyurusu
09:09 'Ölümlerin önüne geçmek için acil gündem hasta tutsaklar olmalı'
09:07 Engellenen röportajın 4. bölümü: Devleti demokratikleştirmek lazım
09:00 14 KASIM 2025 GÜNDEMİ
13/11/2025
23:46 Süveyda’da çatışmalar şiddetleniyor
23:37 DEM Partili Uysal: Gençlerin soluyacağı temiz hava kalmadı
21:30 Hatay Arsuz’da orman yangını
21:21 DEM Partili Hun: Her 4 gençten biri Türkiye’yi terk etmek istiyor
20:45 Sırrı Süreyya anısına turnuva: Her gol barış sözü olacak
20:40 Hatimoğulları ve Bakırhan, Demokratik Yerel Yönetimler Kuruluyla bir araya geldi
20:35 AB delegasyonu Amed'de
20:29 Uyuşturucuya karşı mücadeleye ayrılan bütçe yüzde 0,02
20:22 Kuzey ve Doğu Suriye’de üçlü görüşme
20:01 Meteoroloji'den 6 il için 'sarı kod 'uyarısı
19:58 Halkevleri: Polis eliyle özel bir saldırı programı uygulanıyor
19:55 Erdoğan, Erhürman'la görüştü
19:33 DEM Parti'den bütçe görüşmelerinde gençler için fon önerisi
19:22 'Yaşamlarımızı örgütlü mücadelemize emanet edeceğiz'
19:17 Şemrex’te kadınlar fidanları toprakla buluşturdu
19:11 Amedspor’dan 'bahis' açıklaması
19:07 Pasûr'daki iş cinayeti protesto edildi: Önlemler alınmadı
19:01 Dilovası Belediye Başkanı'nın eleştirilere yanıtı 'çoğu yer kaçak' oldu
18:47 223 işçinin direnişi 106'ncı gününde
17:51 Rusya: Ukrayna'ya saldırılar sürecek
17:37 Madde bağımlılığı ve fuhuşa karşı yürüyüşe çağrı
17:25 Adlığ ve Edemen’in taziyesine kitlesel ziyaret
16:59 Gazeteci Aykol'un hayati riski sürüyor
16:45 Mûş’ta ‘Kadın kurtuluş ideolojisi’ atölyesi
16:33 Pasûr’daki iş cinayetindeki ihmaller zinciri
16:30 TFF, bahis soruşturmasında futbolcuların cezalarını duyurdu
16:18 Ferdi Zeyrek'in ölümüne ilişkin iddianame kabul edildi
16:15 Suriye'nin Londra Büyükelçiliği 13 yıl sonra açıldı
16:13 Barrack: QSD’nin entegrasyonunu görüştük
16:07 HPG’li Öztürk’ün taziyesine kitlesel ziyaret
15:55 Komisyonun toplanacağı tarih belli oldu
15:45 İmamoğlu'nun hesabına erişim engeli
15:40 Wan Barosu: Rojin’in faillerinin bulunması için mücadelemiz sürecek
15:01 Cenazelere dönük saldırılara tepki: Barış sadece silahların susması değildir
14:58 Demokratik Modernite'nin yeni sayısı çıktı
14:56 Gazeteci Rahime Karvar’a ceza
14:25 ABD'den Türkiye'deki 7 şirkete yaptırım
14:24 Ahmet Özer’den DEM Parti’ye ziyaret
14:11 '6 kişinin öldüğü işyeri ruhsatsızdı, belediye göz yumdu'
14:07 Mûş'ta 'Çocuk yaşta zorla evlilikle mücadele' çalıştayı