‘Gözaltında kayıpların nedeni Kürt sorunundaki çözümsüzlüktür’

HABER MERKEZİ - Kayıpların akıbetini sormak amacıyla yapılan eylemlerde, Kürt sorunundaki çözümsüzlük nedeniyle gözaltında kayıp ve faili meçhul cinayetlerin yaşandığı hatırlatılarak adalet talep edildi.  
 
İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed, Êlih ve Colemêrg şubelerinin kayıp yakınlarıyla birlikte gerçekleştirdiği eylemlerin bu haftasında da kayıpların bulunması faillerinin yargılanması talep edildi. 
 
AMED 
 
İHD Amed Şubesi ve kayıp yakınları tarafından “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” şiarıyla her hafta düzenlenen eylem 822’nci haftasında da Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesinde bulunan Koşuyolu Parkı’ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde düzenlendi. Eyleme çok sayıda kayıp yakını, siyasi parti temsilcileri yanı sıra insan hakları savunucuları katıldı. Eylemde gözaltında kaybettirilenlerin, faile meçhul cinayetlerde katledilenlerin fotoğraflarının yer aldığı pankart açıldı. Bu haftaki eylemde Amed’in Sûr ilçesinde bulunan Şêx Seîd (Dağkapı) Meydanı’nda 13 Kasım 1994’te gözaltına alınan ve kaybettirilen Ali Tekdağ’ın hikâyesi okundu. 
 
Eylem de ilk olarak söz alan İHD Amed Şube Başkanı Ercan Yılmaz, “Kürt meselesinin çözülmemesinin birçok bedeli oldu bunlardan biri de kaybedilen ve faili meçhul kurban giden insanlar. Geçen günlerde yine kayyım haberi ile uyandık. Bu hukuksuz uygulamalara karşı kolluk güçleri yurttaşların hakları olan protesto haklarını kullanmalarına çok sert müdahale ettiler. İradeyi yok sayarak, yurttaşlık bağını güçlendiremezsiniz. Biz buradan kayıp yakınları olarak kayyıma karşı olduğumuzu bildiriyoruz. Kayyımları geri çekin” çağrısında bulundu. 
 
Ali Tekdağ’ın kardeşi İffet Mutaş, “Kardeşim evden çıktı, bir daha gelmedi. İşkenceye maruz kaldı. İşkencelerden sonra eve geldiğinde tanıyamıyorduk. Daha önce 19 defa tutuklandı. Devlete hakkımı helal etmiyorum. Biz cenazelerimizi istiyoruz. Annem, babam kardeşimin hasreti ile gittiler. Biz bunları unutmayacağız. O benim hem kardeşimdir, hem de arkadaşımdı.  Ölene kadar elimiz yakasında olacak. Size ne yaptılar Ali de diğer kayıplar da şehittir” dedi.  
 
Ali Tekdağ’ın hikayesini İHD Yönetim Kurulu üyesi Berfin Elçi okudu. 
 
Tekdağ’ın kaybettirilme hikâyesi eşi Hatice Tekdağ’ın anlatımıyla şöyle: “13 Kasım 1994 günü evden beraber çıktık ve Şêx Seîd Şekerbank’a kadar dolmuşla gittik. Sonra Ali, ‘5 dakikalık bir işim var döneceğim sen bekle’ dedi. Yaklaşık 15 dakika sonra geldi. Fakat yanımda durmayarak geçti. ‘Ali’ diye seslendim. Bana eliyle ‘git’ diye işaret etti. Sivil silahlı 3-4 kişi arkasından gidiyordu. Eşim köşeyi dönmek üzereyken koşmaya başladı. Arkasından silahlı kişiler ateş etmeye başladı. Eşim kendisini yere attı. Aynı kişiler eşimin ceketini çıkarıp kafasına sardılar. Orada bulunan bir binanın içine soktular.  10 dakika sonra beyaz bir minibüs geldi. Minibüse bindirip, çevik kuvvet yönünde hareket ettiler. Bu olaylar olurken, bankanın önünde askerler ve bir trafik polisi vardı. Ateş edilmesine karşın bu şahıslar hiç karışmadı. 
 
Ertesi gün DGM savcılığına dilekçe ile başvurdum, ‘Bu olay yenidir sonra gel’ dediler. Ben bir hafta beklemeden, 3 gün sonra tekrar gittim. Ondan sonra her gün gittim. Yaklaşık 2 ay sonra, kapıdaki polis her gün gelmeme kızarak, bir gün beni savcılığa çıkardı. Savcı ‘Bana şahit göster’ dedi. Ben de ‘Şahit benim’ dedim. Kızımı ve beni, odadan dışarı çıkardı. Bir yere telefon etti ve tekrar bizi odaya çağırdı. ‘Telefon ettim bizde değilmiş’ dedi. Aynı sıralarda Diyarbakır Cezaevinde tutuklu bulunan Seyfettin Demir, Özgür Gündem Gazetesine ‘Ben, Ali Tekdağ ile birlikte gözaltındaydım. Ali ‘beni öldürecekler aileme söyleyin diye bağırıyordu’ şeklinde bir açıklama yapmış. Bunun üzerine tekrar savcıya gittik. Savcı ‘burada Seyfettin Demir’in dosyası var, ama Ali Tekdağ diye birine ait dosya yok’ dedi. Bu girişimden sonra ev adresimi aldılar ve ‘Bir daha buraya gelme’ dediler. O zamandan bu yana eşim ile ilgili her hangi bir bilgi alamadım.”
 
Elçi, Tekdağ’ın akıbetinin ortaya çıkması için ailesinin yaptığı tüm başvuruların sonuçsuz kaldığını hatırlattı. AİHM’in Ali Tekdağ dosyasında Türkiye’yi mahkûm ettiğini kaydeden Elçi, “Bir kez daha burada gerçeklerin ortaya çıkarılması ve sorumluların tespit edilip yargı önüne çıkarılarak cezalandırılmasını istiyoruz. Ali Tekdağ için adalet istiyoruz” dedi. 
 
Eylem yapılan oturma eylemi ardından sona erdi. 
 
ÊLIH 
 
Êlih’te ise kayıp yakınları ve İHD Şubesi üyeleri, eylemlerinin 658’inci haftasında Şube binası önünde toplandı. "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" yazılı pankart ile kayıpların fotoğrafının açıldığı eylemde, bu hafta 1995 yılında gözaltında kaybedilen 13 yaşındaki Davut Altunkaynak ile 16 yaşındaki Nedim Akyön’ün faillerini soruldu. 
 
Açıklamayı okuyan İHD Şube Yöneticisi Reşit Çetinkaya gözaltında kaybedilen 13 yaşındaki Davut Altunkaynak ile 16 yaşındaki Nedim Akyön isimli çocukların kemiklerinin 21 yıl sonra Mêrdîn’de bulunduğunu hatırlatarak, şunları söyledi: “Dargeçit ilçesi Dîlan köyünde bulundu. Derneğimizin Mardin şubesine 10 Nisan’da yapılan başvuru üzerine kemiklerin İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği; yapılan DNA testi sonucunda kemiklerin bu çocuklara ait olduğu kesinlik kazanmıştır.  Geçmişten bugüne coğrafyamızda yaşanan insan hakları ihlallerini Davut Altunkaynak’ın ağabeyi Kazım Altunkaynak şu sözlerle dile getirmiştir. ‘Türkiye’de adaletin olmadığını bir kez daha gördük. Yıllar sonra 13 yaşındaki kardeşimin kemikleri bulundu ama failleri hala yargılanmıyor. Adaletin olmadığı çok açık ortada değil mi?’ Düşünün bir aile çocuğunun cenazesine ulaşabiliyor tepkisini ‘sevinsek mi, üzülsek mi, bilemedik’ şeklinde ortaya koyuyor. 28 Kasım 2015’te aramızdan alınan Tahir Elçi suikastına ilişkin; faili meçhul kalmayacaktır, sözlerine fail veya faillerin ortaya çıkarılmaması faili meçhule bir adım daha yaklaşıldığını gösteriyor. Her zaman dillendirdiğimiz gibi faili tespit edilemeyen tüm cinayetlerin sorumlusu devlettir.” 
 
Açıklama oturma eylemi ile son buldu.
 
COLEMÊRG
 
İHD Colemêrg Şubesi ve kayıp yakınları, eylemlerinin 148’inci haftasında Gever (Yüksekova) ilçesindeki Sanat Sokağı’nda bir araya geldi. Eylemde, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” pankartı ve kayıpların fotoğrafları açıldı. Bu haftaki eylemde 8 Kasım 1985 yılında gözaltına alınarak katledilen Hamza Tutan’ın faillerinin yargılanması talep edildi. 
 
Açıklamada ilk olarak konuşan İHD Colemêrg şube üyesi Pınar Yılmaz, 9 Kasım 2005 yılında Colemêrg’in Şemzînan (Şemdinli) ilçesinde Umut Kitapevi’ne yönelik gerçekleşen bombalı saldırıyı hatırlatarak mücadelelerini sürdüreceklerini belirtti. Ardından İHD Colemêrg Şube üyesi Eren Baskın eylemin basın metnini okudu.
 
Hak savunucuları olarak haksız ve hukuksuz bir şekilde katledilen sevdikleri için Türkiye’nin en uzun soluklu ve barışçıl eylemselliğini gerçekleştirildiğini ifade eden Baskın, “Evladının akıbetini arayan annelerimizin bu onurlu mücadelesi 3 kuşaktır devam ediyor. Son kaybımızın akıbeti ortaya çıkana kadar mücadelemiz devam edecek” dedi.
 
Gözaltına alındıktan 8 Kasım 1985 yılında katledilen Hamza Tutan’ın akıbetinin ortaya çıkarılması için bir araya geldiklerini belirten Baskın, “Eskişehir Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi öğrencisi 22 yaşındaki Hamza Tutan babasına ait Doğu Palas Oteli’ni işletiyordu. Yüksekova Emniyet Amirliğince yapılan bir operasyon kapsamında otelinde insanların gözleri önünde gözaltına alındı. Hemen akabinde Hamza Tutan’ın annesini evinden alan polis ekipleri anneyi emniyete götürdü. Burada bir odaya götürülen annesine bir cesedi teşhis etmesi istendi. Hamza Tutan’ın cenazesi 3 saat sonra evinin önüne bırakıldı ve kalp krizi geçirdiği söylendi. Hamza Tutan’ın vücudunda ağır darp izleri olduğunu tespit eden Tutan ailesi Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığına başvurdu. Yapılan başvuru sonrasında cenaze İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderildi. Adli Tıp Kurumu kollarda ve bacaklarda yüksek voltajlı elektrik akımına bağlı yanıkların olduğu tespitinde bulunmasına rağmen ölüm sebebinin verilen elektrik akımı olup olmadığının tespitinin yapılmadığına ilişkin bir rapor yayınladı” diye konuştu.
 
Yaşanan olayda 6 polisin konuya dair görevden aldığını hatırlatan Baskın, “Dönemin Hakkari Sıkıyönetim Komutanlığı ise ilgili mercilerle iletişime geçerek açığa alınan polis memurları için ‘kolaylık gösterilmesi’ ricasında bulundu. Böylelikle tüm polis memurları başka şehirlerde görevlerine iade edildi. Hamza Tutan davası ‘kovuşturmaya yer olmadığına’ dair karar ile kapatıldı. Tutan ailesinin ısrarlı başvurularına rağmen herhangi bir soruşturma açılmadı. Buradan yakınlarını kaybedenler ve insan hakları savunucuları olarak bir daha haykırıyoruz, hukuksuz bir biçimde işkence ile katledilen Hamza Tutan’ın akıbeti açıklansın. Sorumlular yargılansın. Türkiye’de yargı erkinin gözaltında katledilenler için bir aklama unsuru olarak ‘zaman aşımı’ defini ileri sürmesi bir hukuk garabetidir. Bizler de sevdiklerimizin katledilmesine sebep olanların bir an önce insanlığa karşı suç işledikleri gerekçesi ile yargılanıp hak ettikleri cezaları almalarını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.
 
Açıklama ardından eylem, oturma eylemiyle son buldu.
 
İZMİR 
 
İHD İzmir Şubesi,  iki haftada bir düzenlediği “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” eylemini Konak ilçesindeki eski Sümerbank önünde gerçekleştirdi. Çok sayıda kişinin katıldığı eylemde, “Kayıplar vicdandır, sahip çık" ve "Failler belli kayıplar nerede" pankartları açıldı. Bu haftaki eylemde, 27 Ekim 1991 İstanbul’da gözaltına alınıp daha sonra kaybedilen Hüseyin Toroman'ın akıbeti soruldu. 
 
İHD İzmir Şube Yöneticisi Gülay Gün Bilici, Hüseyin Toraman'ın, evinin kapısı önünde silahlı, telsizli, sivil polisler tarafından zorla beyaz Toros’a bindirilerek kaçırıldığını anımsattı. Bilici, “Toraman'ın eşi Gülay Toraman, eşinin işkenceyle öldürülmüş olabileceğini, hemen harekete geçilmesi gerektiğini söylediği için tutuklandığını, daha sonra eşinin yurt dışında olduğuna dair ifade vermeye zorlandığını aktardı. Dönemin yetkilileri, Toroman'ın gözaltına alındığını yalanlasa da kaçıran sivil polislere müdahale eden mahalle karakolunda görevli bir polis Hüseyin Toraman'ı gözaltına alanların polis olduklarını söyledi. Baba Ali Rıza Toraman, bu itirafı ses kaydına alarak, dönemin İçişleri Bakanı İsmet Sezgin'e verdi. Sezgin, kaçırılma olayından yaklaşık iki ay sonra, 19 Aralık 1991'de, “Gözaltında olduğuna ve sorgulandığına ilişkin bir husus yoktur" yanıtını verdi. 
 
DOYSA TOZLU RAFLARDA 
 
Bilici, ailesi ve İHD'nin Toroman'ı aramaktan vazgeçmediğini söyleyerek, şunları söyledi: "Meclis'te kurulan bir komisyonla, Toraman olayının incelenmesi kararlaştırıldı ama Komisyon üyelerinden biri de, Maraş katliamı sanıklarından Ökkeş Şendiller'di. Komisyon, kaçırılma olayının üstünü örttü. Hüseyin Toraman, gözaltına alınıp kaybedildiğinde İstanbul Emniyet Müdürü Mehmet Ağar'dı.  Konuyla ilgili başvurular sonuçsuz kaldı. Toraman’ın gözaltına alındığı inkar edildi. 
 
1991 yılında Fatih Cumhuriyet Savcılığı tarafından açılan soruşturma bir sonuca ulaşmadı. 2011 yılında yapılan başvuru sonucunda İstanbul Cumhuriyet Savcılığının başlattığı soruşturma ise ‘zamanaşımı süresi dolduğundan soruşturmaya yer olmadığı’ kararı ile kapatıldı. Yapılan itiraz sonucunda dosya üzerindeki kapatma kararı kaldırıldı. Ancak dosyada bugüne kadar bir gelişme yaşanmadı."
 
Eylem yapılan oturma eylemi ile son buldu. 

Diğer başlıklar

20:48 Denizli'de kadınlardan eylem: Direneceğiz
20:34 Abdullah Öcalan’ın yeni yıl mesajı yayınlanacak SON DAKİKA
19:50 8 kentte kar tatili
19:40 Avukattan çocuğa darp, aileye ‘istihbarat' tehdidi
19:32 Şam’a bağlı güçler Tişrîn Barajı’na saldırdı
19:30 Koma Amed'in Ankara konserinin bilet satışı başladı
19:21 Ukrayna’dan Putin’in konutuna saldırı
18:46 Hamas Ebu Ubeyde’nin öldüğünü doğruladı
18:43 Gazze’de soğuktan 25 kişi yaşamını yitirdi
18:41 Herran'da 3 çocuğun cenazesine ulaşıldı
18:00 Zelenski: 50 yıllık güvenlik istiyoruz
17:57 Mêrdîn ve Mersin'de 'Umut ve Özgürlük' mitingine katılım çağrısı
17:56 Gazeteci Aykol 14 Ekim'den bu yana yoğun bakımda
17:50 Çin’den Tayvan çevresinde tatbikat: Tayvan Ordusu alarmda
17:47 Manisa'da bir kadın katledildi
17:27 Kar yağışına rağmen 4 Ocak çağrısı: Sessiz kalırsak özgürlük gecikir
17:19 Gazeteci Altaylı hakkında tahliye kararı
17:14 Elif Kumal’dan 2 gündür haber yok
16:58 Emekliler 'insanca yaşam' talebiyle yürüdü
16:54 3 kentte tutsaklara yeni yıl kartı gönderildi
16:46 Yalova’da çatışma: 3 polis ve 6 DAİŞ’li yaşamını yitirdi, 9 yaralı
16:25 Colemêrg-Şirnex Karayolu ulaşıma kapandı
16:18 5 yıl sonra karın düştüğü Cizîr'den kareler
16:17 Wan’da cadde ve sokakları halk temizledi
16:03 Cizîr'den 'Umut ve Özgürlük" mitingi çağrısı
15:50 Sulama kanalına düşen araçta 4 kişi kayboldu
15:43 Narin Güran davası: Yargıtay anne, ağabey ve amcanın cezasını onadı
15:19 Tahran'daki eylemlere saldırı: Çok sayıda gözaltı
15:12 Bakırhan: DAİŞ’e karşı ortak tutum sergilenmeli
15:01 Free Web Turkey 2025 İnternet Raporu: Kürt basını hedefte
14:59 Devlet hastanesinde güvenlikten saldırı iddiası: Gözümü kaybedebilirdim
14:55 Kürdistan kara teslim: 502 köy yolu ulaşıma kapandı
14:53 SAMER’den rapor: Amed’de uyuşturucu kullanım yaşı 5-11’e düştü
14:30 Serhatlı seçilmişlerden miting çağrısı: Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü şarttır
14:08 Selçuk Kozağaçlı’nın durumuna ilişkin açıklama
14:01 Karayollarının işini de belediye yaptı: Yollar temizlendi
13:45 Mêrdîn ve Şirnex’te yollar kapandı: Öğrenciler mahsur kaldı
13:33 İran’da ekonomik kriz: Halk sokağa çıktı
12:28 DAİŞ operasyonunda 3 polis yaşamını yitirdi
11:45 Amed BB Kadın Politikaları Daire Başkanlığı faaliyet raporunu açıkladı
11:43 Amed’de eğitime ara verildi
11:22 Suriye Êzidîler Birliği, Alevilere yönelik saldırıları kınadı
11:06 Yolava’daki DAİŞ operasyonuna yayın yasağı
10:46 Tarihi surlarda kartpostallık görüntüler
10:43 Özerk Yönetim ile Şam görüşmesi ertelendi
10:01 Dêrsim'de tamamlanan GES mühürlendi, köylüler projenin iptalini istedi
09:26 Abdullah Öcalan'ın avukatı: Çözümün aktörlerinin önü açılmalı
09:23 Karakuş: Pozitif entegrasyon özyönetim ve konfederal yapılara açıktır
09:22 İklim krizini yaratanların zirvesine karşı halk zirvesi düzenlenecek
09:20 Rosa Kadın Derneği 8 yaşında: Tek hedef kadınlara ulaşmak
09:19 Rojhilatlı avukatın ölümü: Dosyada görüntülerin saklanması cinayet ihtimalini güçlendiriyor
09:13 ‘Failler cezasız kaldıkça hiçbir kadın güvende değil’
09:10 Canpolat: Süreç cezaevlerine uğramadı, tam tersini yaşıyoruz
09:07 Sağlıkta 2025: Sorunlar daha da derinleşti
09:00 29 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:41 Mêrdîn beyaza büründü
08:17 Yalova'da DAİŞ operasyonu: 7 polis yaralandı, çatışma sürüyor
07:50 Amed’de ilk karla kent beyaza büründü
28/12/2025
23:47 38 siyasi parti ve örgütten Geçiş Hükümeti’nin saldırılarına tepki
23:42 Trump, Zelenski ile görüştü
23:32 Bedlîs'te dengbêj gecesi
23:00 DEM Parti Eş Genel Başkanları: Demokratik Suriye eşit yurttaşlıkla mümkün”
22:17 PCCWS: Suriye’de yurttaşlara ateş açıldı, uluslararası koruma şart
22:12 Cezaevinden tahliye edilen Okan Gür, bir kadını katletti
21:32 Libya heyetini taşıyan jetin olay yeri incelemesi tamamlandı
21:29 Amedspor maçında Leyla Zana sloganları durmadı
21:12 Pirsûs'ta Noel kutlaması
19:26 Mêrdîn’de ev ev, sokak sokak ‘Umut ve Özgürlük’ çağrısı
19:12 Özerk Yönetim saldırıları kınadı: Sorumlu Geçiş Hükümeti'dir
18:52 Suriye Alevi Yüksek İslam Konseyi: Geçiş Hükümeti devleti temsil etmiyor
18:41 Suriye'de Alevilerin federalizm talebine saldırı: Ölü ve yaralılar var
18:12 Sırrı Süreyya Önder Barış Futbol Turnuvası: Herkesin değeriydi
18:02 4 Ocak mitingi için çalışmalar sürüyor
17:45 Gazeteci Aykol iki ayı aşkın süredir yoğun bakımda
17:24 Binlerce kişi Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için yürüdü
17:18 DMS 1’nci Olağanüstü Kongresini gerçekleştirdi
17:01 Din alimleri yeni yönetimlerini belirledi
16:50 Kayyım, belediye taşınmazı satışını eleştiren eşbaşkana tazminat davası açtı
16:44 Demokratik Birlik İnisiyatifi Mersin'de iki aileyi barıştırdı
16:42 İstanbul’da Azize Kaplan için anma
16:19 İzmir'de bağımlılık ve fuhşa karşı yürüyüş
15:48 Dêrsim’de GES tepkisi: Doğanın sesine kulak verin
15:32 Amed’de taziyelere kitlesel ziyaret
15:32 İhlalleri anlatan tutsağa 'panik yaratma' iddiasından soruşturma
15:12 Amed’de ‘Edebiyat ve Toplum’ paneli
15:01 Roboskî anmaları: Sorumlular yargı önüne çıkarılsın
13:49 Tülay Hatimoğulları: Barışın yolu Roboskî’den geçer
Keskin Bayındır: Roboskî defteri kapanmayacak
13:22 Abdullah Öcalan: Gençliğin öncülük rolünü oynayacağına inanıyorum
13:03 Serhat'ta kar yağışı: 3 bin 46 yerleşim yeri ulaşıma kapandı
13:00 AKKAY-DER yeni yönetimini belirledi
12:48 İzmir'de tutsaklar Toprak ve Taş tahliye oldu
12:32 Roboskî'de 14'üncü yıl anması: Adalet çığlığımızı duyun
12:06 Rojhilat’ta iki kolber çığ altında kalarak yaşamını yitirdi
11:32 Esenyurt’taki kazada yaşamını yitirenlerin sayısı 5 oldu
10:04 Meteoroloji’den kuvvetli kar yağışı uyarısı
09:50 Kadınların 2025'teki mücadelesi Jin dergi kapağında
09:19 Onlarca çocuğun istismar edildiği Ensar Vakfı, ahlak dersi verecek
09:16 Pirsûs’ta belediye sokakları onarıyor DEDAŞ bozuyor
09:14 51 kilometrelik tarihi kanalın sadece 3 kilometresi sulamada kullanılabiliyor
09:09 4 Ocak mitingi için çağrı: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için alanda olalım
09:09 11’inci Yargı Paketi’ne tepki: Demokratik bir zihniyetin ürünü mü?
09:04 Elkê'de kar kalınlığı bir metreyi geçti
09:02 HDK Eşsözcüsü Kenanoğlu: Abdullah Öcalan’a yaklaşım Kürtlere yaklaşımı belirler
09:01 Suriye’de petrol ve doğalgaz savaşı
09:01 Boyun eğmediler, direnişlere öncü oldular
09:00 28 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
00:04 Qers’te 41 köy yolu ulaşıma kapandı
27/12/2025
23:12 Halep’te 2 üniversite öğrencisi kaçırıldı
22:56 İran sinemasının usta ismi Behram Beyzayi yaşamını yitirdi
22:32 Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê’de abluka arttı
21:25 Hacı Özkal okurları ile buluştu
21:09 İzmir'de Gaxan etkinliği: Barışa vesile olsun
20:16 Bağımlılığa karşı örgütlü mücadele çağrısı
19:52 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Umut hakkı barış, eşitlik, özgürlüktür
19:38 Alman aktivist Anna Liedtke için eylem
19:29 İstanbul’da kaza: 4 kadın işçi yaşamını yitirdi
19:26 Mûş beyaza büründü
18:12 Gazze’de 71 bin 219 insan katledildi
17:39 Silêmanî’ye çalışmaya giden genç ölü bulundu
17:20 Rusya’dan başkent Kiev’e saldırı
17:14 Arkaş'tan panele katılım çağrısı: Sorunları masaya yatıralım
17:02 Bayındır: Kürt halkı Önder Öcalan'dan ayrı olamaz
16:55 Gazeteci Aykol'un akciğerlerinden sıvı örneği alındı
16:51 Mêrdîn'de 4 Ocak çağrısı
16:47 Şêxmeqsûd ve Eşrefiye'de kuşatma ve saldırılar sürüyor
16:29 Türköne: Devlet Abdullah Öcalan’ın ‘Ortak yaşam’ vizyonuna geldi
16:13 Bismil’de Arjen Kültür ve Sanat Merkezi açıldı
16:06 Dêrsim’de ilk kar
15:59 4 Ocak mitinge çağrı:‘Umut hakkı’ sağlanmalı
15:34 Üç ilde erkek şiddeti: Bir kadın katledildi
15:15 Ertürk ve Kavak’ın tahliyesi talep edildi
15:01 Yaşamevi Kadın Dayanışma Derneği raporu: Kadınlar şiddetin her türlüsüne maruz kalıyor
14:48 ‘Doğu Raporu’nun 30. Yılında: Dünden Bugüne Paneli
14:43 Dêrsim'de Gaxan etkinliği
13:42 Kayıp yakınları beş kentte adalet talep etti
13:34 Mêrdîn'de görüş mesafesi 5 metrenin altına düştü
13:23 HPG'li Lokman Gazyak anıldı
13:10 Emek ve Demokrasi Platformu: ‘Umut hakkı’ barışın toplumsallaşmasını sağlar
12:58 Cumartesi Anneleri Mehmet Özdemir’in akıbetini sordu
12:42 Sokağa çıkma yasaklarında katledilen sağlık emekçileri anıldı
12:40 Mersin’de 2 çocuk yangında yaşamını yitirdi
11:49 İBB’ye yeni operasyon: 4 gözaltı
10:34 Eşbaşkanlardan ‘Umut ve Özgürlük’ mitingine davet
09:32 Libya uçak kazasını incelemek için heyet gönderdi
09:07 3’ü kadın 4 öğrenciyi yaralayan kişi tutuksuz yargılanıyor
09:06 4 Ocak mitingine çağrı: 'Umut hakkı' bir halkın umudunun ilkesidir
09:06 Şaqayiq Nowruzi: İran’da kadın hareketi akan bir nehir
09:05 Kürdistan'da 300’ü aşkın arkeolojik alan baraj suları altında bırakıldı
09:04 Kadifekale'de özel savaş politikasına karşı yürüyüş
09:03 Erdoğan ‘kesinlikle bulacağız’ demişti: İnal’dan 20 yıldır haber yok