Dr. Konak: Ukrayna-Rusya arasında 'barış' imzalatma girişimi yeni bir savaşın hazırlığı

img
AMED - Ukrayna-Rusya arasında süren savaşta ABD öncülüğünde iki ülke arasındaki antlaşma girişimlerini değerlendiren Dr. İsmet Konak, “Ukrayna-Rusya arasında bir barış ‘imzalatmak’, yeni bir savaşın hazırlığı da olabilir” dedi.
 
Rusya'nın Şubat 2022’deki saldırısıyla başlayan Rusya-Ukrayna Savaşı 3 yılını geride bıraktı. Her 2 ülke bu savaş süresince ciddi kayıplar vererek hem ekonomik hem de siyasal anlamda uluslararası arenada zayıfladı. Savaşı körükleyen üçüncü ülkeler şimdi de Ukrayna-Rusya arasında devam eden savaşın bitmesi için yeni girişimlerde bulunuyor. Bu kapsamda ABD’nin yeni seçilen Başkanı Donald Trump, 20 Ocak’ta yetkiyi aldıktan sonra Ukrayna- Rusya arasındaki savaşın sonlanmasına odaklandı. ABD, aldığı kararla Ukrayna’ya askeri yardımları durdurma kararı aldı.
 
Bu kararın ardından Zelenski, Trump ile görüştü. Beyaz Saray'daki Oval Ofis'te yapılan görüşmede yaşanan tartışmanın ardından Ukrayna ile ABD arasında imzalanması beklenen “nadir toprak elementlerine yatırım yapılmasını öngören antlaşma” sağlanamadı. 
 
Dr. İsmet Konak, yaşanan nadir toprak elementleri krizi, Trump’ın Rusya-Ukrayna arasında antlaşma sağlanması için yaptığı baskının ardından yatan nedenleri ve yapılma ihtimali olan anlaşmanın sonuçlarına dair sorularımızı yanıtladı. 
 
Son zamanlarda en güncel olan “nadir toprak elementleri” konusu sıklıkla gündeme geliyor. Bu elementin dünya üzerindeki rezervlerinin dağılımı nasıl? Ukrayna’da ne kadarlık bir rezerv var? 
 
Trump yönetimi tıpkı beklendiği gibi sıkı bir “bezirganlıkla” işe başladı. Zelenski’ye nadir toprak metalleri veya elementleri konusunda bir antlaşma imzalanması baskısında bulundu. Bunu yaparken sık sık 3 yıllık savaş boyunca Ukrayna’ya “300 milyar dolarlık” yardım verildiğini dillendirdi. Öncelikle bu rakamın ihtilaflı olduğunu belirtmek gerek. Zira ABD resmi verilerine göre toplamda 183 milyar dolarlık yardım verildi. Dolayısıyla Trump’ın verdiği rakam tek kelime ile bir “kavl-i mücerred.” Washington bahsedilen 300 milyar dolarlık yardım karşılığında nadir toprak elementlerinin mülkiyet ve işletim hakkının kendisine verilmesini istiyor. Dünya üzerinde bu elementlerin (toplam 17 element olduğu yazılıyor) 110 milyon ton rezerve sahip olduğu biliniyor. Bu elementler akıllı telefonlar, elektrikli araç pilleri, kanser ilaçları gibi birçok sahada kullanılabiliyor. Çin 44 milyon tonluk rezervi ile ilk sırada yer alıyor. Rusya’da ise 10 milyon ton olduğu düşünülüyor. 
 
Ukrayna’da kaç ton olduğu muğlak. Mesela ismi meta ekonomisi ve enerji araştırmalarıyla müsemma Javier Blas, Ukrayna’nın gerçekte nadir toprak metalleri rezervine sahip olmadığını iddia ediyor. Zaten bu rezervlerin haritasına baktığınızda Ukrayna’nın çok da abartılı bir rezerve sahip olduğuna tanık olmuyorsunuz. Burada bir “illüzyon” olabilir. Yani Trump yönetimi, Kiev ile imzalanacak daha kapsamlı (petrol, doğalgaz, limanlar vb.) bir antlaşmayı kamuoyuna yansıtmamak için nadir toprak metallerini “paravan” olarak kullanabilir. Bir de Ukrayna medyasının bu konuda yaydığı bir “şayia (yaygın söylenti)” var. Nadir Toprak Metalleri Antlaşması’nın Trump değil de Zelenski tarafından önerildiği yönünde bir şayia söz konusu. Amacın Rusya ile bir barış antlaşması baskısının önüne geçmek, yani bir bakıma “rüşvet” vererek Washington’un müstakbel baskısını azaltmak olduğu düşünülüyor. Dolayısıyla zarf ve mazruf (zarf içine konulmuş kağıt) kamuoyunu şaşırtabilir. Önümüzdeki süreçte mazrufun ne olduğunu göreceğiz. 
 
 Batı daha doğrusu ABD’nin Ukrayna’yla ilişkisi öyle gözüküyor ki “sömürü” üzerine kurulu. Siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? 
 
Batı her zaman pragmatist hareket eder. Dünyadaki gelişmelere her zaman rasyonel ve çıkarcı bakar. Aslında bugün Batı dediğimiz şey temelde dev enerji, teknoloji, otomotiv, madencilik ve silah şirketlerinin kendisidir. Yani plütokrasidir. Savaşı da barışı da kendi değirmeninde öğütüp uygun bir “una” dönüştürebilir. Asıl amacı, artı-değer sağlamak. Demokrasi, insan hakları ve hukuk artı-değerden sonra gelir. Bu yüzden Batı demokrasisi tek ayaklı bir demokrasidir. Başında genel olarak plütokrasinin kılıcı vardır. 
 
Sermaye, sürekli büyüme ihtiyacı duyan bir kartopu gibidir. Bu açıdan Ukrayna-Rusya arasındaki savaş bu kartopunu belli ölçüde büyütmüştür. Batı’nın Ukrayna hamlesi 2014’te vuku buldu ve dönemin Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç görevinden silah zoruyla “azledildi.” Rusya yanlısı Yanukoviç döneminde Ekoloji ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı yapan bir isim var, adı Nikolay Zloçevskiy. Kendisi aynı zamanda bir oligark olarak biliniyor. Onun sahibi olduğu Burisma Holdings, Ukrayna’nın en büyük doğalgaz üreticisi konumunda. Yanukoviç’in bakanlarından biri olmasına rağmen ABD’nin “radarına” yakalanmadı. Acaba neden? Çünkü Yanukoviç’in azlinden hemen sonra Joe Biden’in oğlu Hunter Biden Burisma Holdings’in yönetim kuruluna girdi. Trump’ın Zelenski ile yaşadığı münakaşanın sebeplerinden birinin de Hunter Biden olduğu düşünülüyor. Zira Zelenski’nin bu konuda ketum kaldığı, seçimler döneminde Joe Biden’e destek verdiği ve oğlunun usulsüzlüklerine karşı harekete geçmediği yönünde suçlamalar var. Bunun Zelenski’nin Beyaz Saray’da 28 Şubat’ta yediği paparanın sebeplerden biri olduğu yönünde görüş var. 
 
ABD neden Ukrayna ve Rusya arasında bir barış antlaşmasının imzalanmasını istiyor?
 
 
Trump’ın barış girişimi, Putin için bir “can simidi” olabilir. Ancak belirttiğimiz gibi Batı “al takke, ver külah” ilkesi üzerine ilişki kurar. Putin’e yapılacak bir kıyak, beraberinde farklı tavizler de gerektirebilir.
 
Trump, ateşkes ve barış antlaşması için seçimler öncesinde de bazı vaatlerde bulunmuştu. Bu aralar sık sık “hümanist” açıklamalar yapıyor. Binlerce kişinin öldüğünü, milyonlarca kişinin savaştan zarar gördüğünü ve barış antlaşması imzalanması gerektiğini artık bir “vird” gibi tekrarlıyor. Gerçekten Trump “barış meleği” mi? Putin ile arasında sarsılmaz bir ahbaplık mı var? Yoksa barış söylemlerinin arkasında bazı küresel hesaplar mı var, orayı irdelemek gerek. Ukrayna savaşı ile yıpranan, askeri, ekonomik ve jeopolitik olarak güç kaybeden Rusya’nın çok kutuplu dünyada Batı için yavaş yavaş “hasm-ı kavi” olmaktan çıktığını düşünüyorum. Moskova’dan gelecek-düşük bir ihtimal de olsa- her zaman nükleer saldırı tehlikesi var. Rusya’ya uygulanan yaptırımlar Avrupa’da özellikle ekonomi üzerinde bir bumerang etkisi yarattı. Ama asıl hasım Çin’dir. Özellikle Ukrayna-Rusya Savaşı’yla birlikte Çin’in Orta Asya ve Sibirya üzerindeki nüfuzu daha da arttı. Batı bu sel felaketinin etkisini azaltmak için bir “bent” kurmanın peşinde. Dolayısıyla zayıflamış Putin’e daha fazla enerji harcamadan, Çin’e yoğunlaşabilir. 
 
Olası bir barış antlaşmayla Putin’i girdaptan kurtarması muhtemeldir. Geçtiğimiz günlerde Belarus Devlet Başkanı Lukaşenko’nun Putin’le ilgili yaptığı açıklamalar, aslında Moskova’nın yaptığı yanlış hesabın beyanıydı. Eğer Ukrayna’ya yönelik konvansiyonel değil de hibrit savaş taktiği uygulanmış olsaydı bugün daha farklı bir panorama olabilirdi. Lakin evdeki hesap çok da çarşıya uymadı. Evet, bazı bölgeler işgal edildi ama menzil-i maksut bu değildi. Rus devlet ricali tarafından Malorossiya (Küçük Rusya) olarak adlandırılan Ukrayna’nın tamamen kontrolü amaçlanmıştı. Gelinen noktada bu amaca ulaşılamadı. Aksine kendi toprağı olan Kursk’u Ukrayna ordusuna karşı savunamayacak bir hale düştü. Yine Suriye’deki tahakkümünü kaybetti. Özellikle Kiev yönetiminin birkaç ay önce Rusya’nın iç kısımlarına karşı uzun menzilli füzeleri (HIMARS, ATACMS, Storm Shadow vs.), kullanma “icazetini” almasından sonra sahadaki konfigürasyon daha da değişmeye başlamıştı. Keza 10 Ocak 2025’te Rusya’ya ait 183 tanker yaptırım listesine alınmış, petrol üretimi ve ihracatı hedef alınmıştı. Rusya’nın gölge filosuna karşı etkili bir hamle gelmişti. Trump öncesinde atılan bu adımlar, Putin yönetimi için çalan bir “İsrafil Borusu” gibiydi. Tüm bu parametreleri bir araya getirdiğimizde Trump’ın barış girişimi, Putin için bir “can simidi” olabilir. Ancak belirttiğimiz gibi Batı “al takke, ver külah” ilkesi üzerine ilişki kurar. Putin’e yapılacak bir kıyak, beraberinde farklı tavizler de gerektirebilir. Trump’ın bir gambit oynayıp oynamadığını veya gerçekten bir “meczup” olup olmadığını önümüzdeki süreçte göreceğiz. 
 
 Ukrayna böylesi bir antlaşmaya hangi çerçeveden bakıyor?
 
Zelenski yönetimi aslında başından beri bir antlaşmaya hazır olduğunu söylüyor. Ancak şartları var. Öncelikle Şubat 2022’den sonra Rusya tarafından işgal edilen toprakların iadesini talep ediyor. Eğer mümkün olabilirse Kırım’ın dahi bırakılmasını istiyor. Eninde sonunda bir barış antlaşmasının imzalanacağını bildiği için masada güçlü olmak istiyor. Bu gücü ise sadece Rusya’ya yönelik yıpratıcı saldırılar sağlayabilir. Bu açıdan Zelenski yönetimi, Putin’i daha fazla zayıflatma, iç kamuoyunda tartışılan bir figüre dönüştürme ve bu şekilde büyük tavizler koparmanın peşinde. Dolayısıyla kendisine daha fazla askeri ve ekonomik desteğin verilmesi gerektiğini dile getiriyor. Bu bağlamda Trump’ın iktidara gelişi, tüm planları “alabora” etmişe benziyor. Son günlerde sizin de takip ettiğiniz gibi Ukrayna’ya askeri yardım ve istihbarat durduruldu. Bu hamle hiç şüphesiz Ukrayna ordusunu psikolojik olarak da olumsuz etkileyecektir. Nitekim kaostan istifade eden Rusya, farklı bölgelerde çok sayıda sivili katletti. Devamında Kursk oblastına bağlı Suca’da konuşlanmış Ukrayna ordusuna yönelik şiddetli bir saldırıda bulundu. Kıyıma uğrama ihtimali yükselen ve lojistik hatları kesilen Ukrayna ordusu Suca’dan geri çekilme planı yapmaktadır. Tabii bu ağır bilanço hem ABD hem AB hem de Ukrayna’da Trump’ın başkanlığını daha fazla tartışılır hale getirmektedir. 
 
ABD ve AB arasında gerçekten bir çatlak var mı? Rusya konusunda ihtilaf yaşadıkları doğru mu?
 
ABD ve AB arasında genelde yakın bir bağ vardır. Biri enfiye çekerse, diğeri hapşırır. Lakin Trump idaresinde bu ilişki kuralı geçerli mi, burası biraz muamma. Görünürde “çölde başsız bir deve” gibi hareket etmeyi tercih eden bir Trump var. Daha izolasyonist bir politika izliyor. Bu izolasyonda AB’yi de dışarıda tutma amacı var mı, oldukça tartışmalı. Evet, AB ülkeleri Zelenski’yi kucaklıyor, her platformda destekliyor ve Trump yönetimine karşı bazı salvolarda bulunuyorlar. Bu bağlamda bir “uyumsuzluk” olduğu fark ediliyor. Yine şu sıralar gündemde olan silahlanma konusu var. AB Komisyonu, savunma yatırımlarına 800 milyar Avro ayrılmasını öngören planı onayladı. Bu planda Ukrayna’ya yardım da var. Trump’a rağmen ABD’nin dışta tutulduğu bir askeri strateji ve Ukrayna politikası sürdürülebilir mi, uygulanabilir mi, bu konuda açıkçası temkinliyim. Kritik kararlarda (ateşkes veya barış antlaşması) ABD ve AB arasında derin bir ihtilaf olacağı konusunda şüpheliyim. Eğer olursa bu bizim için büyük bir sürpriz olur.  
 
Ukrayna ve Rusya arasında imzalanacak olası bir barış antlaşmasının Ortadoğu’ya yansıması nasıl olur?
 
 
Batı bloğu aynı anda hem Ukrayna hem de Ortadoğu’da yüksek yoğunluklu bir savaşı tercih etmez. Bu açıdan Ukrayna-Rusya arasında bir barış “imzalatmak”, yeni bir savaşın hazırlığı da olabilir.
 
Eğer Batı bloğu, barış antlaşması konusunda hemfikir olup da ortak refleks gösterirse imzalanacak bir antlaşma, Ortadoğu’daki dengeleri daha da değiştirebilir. Eskilerin bir sözü var; “aynı anda bir kazığa iki at bağlanmaz” diye. Batı bloğu aynı anda hem Ukrayna hem de Ortadoğu’da yüksek yoğunluklu bir savaşı tercih etmez. Bu açıdan Ukrayna-Rusya arasında bir barış “imzalatmak”, yeni bir savaşın hazırlığı da olabilir. Özellikle İran’a dair bazı planlar yapan Batı bloğunun birkaç yıl içinde İran’a yönelik bir saldırı hazırlığı içinde olduğu yazılıyor. Bu saldırı veya müdahale konvansiyonel mi olur yoksa hibrit mi olur, süreç gösterecektir. Belki ikisi de tercih edilmeyebilir. Tahran yönetimi daha radikal bir “dönüşüm” geçirip küresel aktörlerle uzlaşma yoluna da gidebilir. Bunların hepsi ihtimal dahilindedir. Kuşkusuz bu kadar teokratik ve merkeziyetçi bir rejimin radikal bir dönüşüm geçirmesi oldukça düşük bir ihtimal. Unutmamak gerekir ki; Ortadoğu’nun en dinamik hareketi Kürt hareketidir. Bölgesel ve küresel güçler hangi hesabı yaparlarsa yapsınlar, Kürt hareketinden bağımsız yol alamazlar. Artık tüm güçler biliyor ki Ortadoğu’daki krizi çözecek “maymuncuk anahtarı” sadece Kürt hareketindedir. Bu Rojava’da kanıtlamıştır. 
 
DR. İSMET KONAK KİMDİR?
 
Araştırmacı yazar - akademisyen olan İsmet Konak İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Bölümü’nden mezun oldu. Konak, Lomonosov Moskova Devlet Üniversitesi’nde Rusya tarihi alanında yüksek lisansını "Kürtlerin Sovyet Sistemine Entegrasyonu ve Adaptasyonu: 1920’li ve 30’lu Yıllar" adlı tezle bitirirken, İstanbul Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Türk Tarihi bölümünde “Türkiye’nin İç Savaş Döneminde (1918-1922) Sovyet Rusya İle İlişkileri” teziyle doktorasını tamamladı.Konak’ın, “Sosyalist Kürtler: Devrim, İnşa, Sürgün (1917-1937)”, “Kızıl Devrim (1917-1922)”, “Ferik Polatbekov: Hayatı ve Şiirleri”, “Geçmişten Geleceğe Uzanan Köprü: Kars” adlı kitapları mevcut. 
 
Konak’ın ayrıca, "Etnicheskaya Identichnost' Zaza", "Rusça Kaynaklar Işığında Medler", “Sosyalîzmê Zanistî de Mefhûmê Dewlete”, "The Turkish Policy During The Russian Civil War (1918-1922)”, “Kemanecenêko Dêrsimij: Silo Qij”, “Kurdistan: Ristim, Cografya û Tarîx”, “Diplomat P. A. Tolstoy’un Elçiliği ve Osmanlı’ya Dair İzlenimleri”, “Kürt Tarihinde Bir Özerklik Modeli: Kızıl Kürdistan”, “Sovyet Kürtlerinin 1937-38 Sürgünü”, “Tarih Yazımında Alternatif Bir Model: Pokrovskiy Tarih Ekolü” ve “Türkistan ve Dersim: Ulusal Soruna Mukayeseli Bir Bakış” adlı makaleleri farklı dergi ve gazetelerde yayımlandı.
 
MA / Müjdat Can

Diğer başlıklar

11/03/2025
23:40 Kürt partilerinden Özerk Yönetim ve Şam arasındaki anlaşmaya destek
23:06 Zelenskiy: ABD'nin Rusya'yı da ikna etmesi gerekiyor
22:36 Tişrîn Barajı’nın çevresi bombalanıyor
22:16 Hewag’ta gençler Newroz’u kutladı
21:54 NATO üyesi 30 ülkenin genelkurmay başkanları Paris’te bir araya geldi
21:44 ABD: Ukrayna barış müzakerelerine başlamayı kabul etti
21:35 Erdoğan: Anlaşma Suriye’nin güvenliğine ve huzuruna hizmet edecek
21:25 Hewlêr’de 4.8 büyüklüğünde deprem
21:18 Hêlîn Ümit: Ateşkes ilan ettik, Erdoğan sorumluluk üstlenmeli
20:26 KNK: Anlaşma kalıcı çözümün ilk adımıdır
20:14 İHD tutsak gazetecilere kart gönderdi
19:37 Kobanê ve Sirîn’e saldırı
18:58 Berkin Elvan mezarı başında anıldı
18:15 AB’den mülteciler için 'ortak iade' planı
17:54 Sigaraya bir zam daha
17:37 Eğitim Sen'den MEB'e tepki
17:24 Suriyeli sanatçılardan anlaşmaya destek
17:16 Suudi Arabistan’daki ABD-Ukrayna görüşmesi başladı
17:09 Bangladeş'te eski başbakan ve ailesinin 124 banka hesabı donduruldu
16:53 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Anlaşma halkların güvencesidir
16:43 Xelfetî Newrozu'na çağrı: Öcalan'a selam göndereceğiz
16:27 Halklara Newroz çağrısı: Özgürlüğe vesile olsun
15:52 BM'ye çağrı: Alevilere dönük katliamları durdurun
15:35 Özel'den 'anlaşma' açıklaması: İhtiyatlı bir iyimserlikle takip ediyoruz
14:58 İzmir'de usulsüz radyoaktif atık taşınmasına tepki
14:57 Pelda Doğri'nin taziyesine kitlesel ziyaret
14:27 Sağlıkçılar 14 Mart'ta iş bırakacak
14:24 Tülay Hatimoğulları: Newroz ateşi barış ve demokratik toplum için harlanacak
14:23 İzmir'de kadın cinayeti
14:22 İlham Ehmed: Mutabakatın amacı kıyı bölgesindeki saldırıları durdurmak
14:16 Birçok kentte halk toplantıları: Zaman demokrasiyi inşa zamanıdır
14:15 Suriye'de mutabakatla herkes kazandı
13:39 Bakırhan: Suriye'deki mutabakat metni Öcalan’ın çağrısına uygun
13:10 İstanbul’da deklerasyon açıklandı: Newroz halkların özgür ve eşit yaşama iradesidir
12:32 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Özgürlük müjdesini büyütelim
Bakırhan: Barış türkülerimizi İmralı’ya ulaştıralım
12:21 Bu yılın stranı hazır: Newroz a Azadî
12:19 Meclis'e 9 vekil için fezleke gönderildi
12:11 Koçyiğit: QSD'nin anlaşması Alevi kıyımını durdurmada önemli bir adım
12:10 Gazeteci Yadigar Aygün: Medyada kadınlara alan verilmemeye çalışılıyor
12:07 Abdullah Öcalan'ın avukatları İmralı'ya gitmek için başvurdu
11:57 Dünya basınında QSD ve Suriye geçici yönetimi anlaşması
11:56 Kayyım tarafından toplatılan konteynerlerin belediyeye zararı: 6 milyon 112 bin TL
11:56 QSD’den Tişrîn ve Qereqozak açıklaması: Saldırılar arttı
11:39 Kayyım yolları ne yapıyor ne yaptırıyor
11:31 Arap devletlerinden QSD-Şam anlaşmasına destek
11:29 KYK yurdunda kalan öğrenciler: Ekmek arası ekmek yiyecek duruma geldik
11:19 2025 Newrozu deklarasyonu: Özgürlük ve barış iradesine sahip çıkalım
11:14 Ferhad Şamî: Amacımız savaşı durdurmaktır
10:37 Bafil Talabani: Anlaşma Suriye'de ortak yaşamı ve dayanışmayı güçlendirecek
10:00 Salih Müslim anlaşmanın detaylarını anlattı: Hep beraber yöneteceğiz
09:51 Wanlılar: Öcalan'ın çağrısı yüz yıllık fırsattır, iyi değerlendirilmeli
09:49 Dr. Konak: Ukrayna-Rusya arasında 'barış' imzalatma girişimi yeni bir savaşın hazırlığı
09:35 PYD Eşbaşkanı: Komiteler oluşturulacak ve maddeler konuşulacak
09:32 Çocukları katledilen anneler: Şimdi sıra devlette
09:29 Dr. Peköz: Sürecin ilerlemesi için devlet cesurca politik sorumluluk almalı
09:24 Meteoroloji'den sağanak ve sıcaklık uyarısı
09:23 Gever Barış Anneleri: Öcalan özgür olmalıdır
09:13 Buluşmalarda hangi talepler öne çıkıyor?
09:12 Kayyım; imar, altyapı, kültür, dil ve kadın çalışmalarını rafa kaldırdı
09:11 Kürt dil derneklerinden çağrıya destek
09:09 Babaoğlu'nun kaybedilmesinin üzerinden 31 yıl geçti: Mezar yeri açıklansın
09:09 Demirel: 'Umut hakkı' sürecin temel taşlarından biridir
09:02 Newroz halkı
09:00 11 MART 2025 GÜNDEMİ
08:50 CHP’li 2 belediyeye operasyon: 32 gözaltı
00:46 Anlaşmanın ilk şartı ne oldu?
10/03/2025
23:50 Bismil’de coşkulu Newroz kutlaması
23:32 Direniş sonucu öğrenciler yurda geri alındı
21:48 QSD Suriye geçici yönetimi ile anlaştı
21:25 Fuego Yanardağı patladı
20:28 Silopiya'da polis şiddeti
20:04 İstanbul’da kadın cinayeti
18:29 Sirrin’e SİHA saldırısı: 1 çocuk katledildi
18:11 Emekli polis, evli olduğu kadını katletti
17:40 Tişrin Barajı çevresi bombalanıyor
17:34 Aziz Köylüoğlu için Silêmaniye’de anma
16:37 Babacan: Barış için yol haritası olmalı
Bakırhan: Çağrı artık somut adımlara dönmeli
16:29 Kurtulmuş: Meclis sorumluluğunu yerine getirecek
16:21 Uçar: Çağrının yaşam bulması için yasal düzenlemeler yapılmalı
14:22 İzmir Barış Forumu: Meclis toplanmalı, komisyon kurulmalı
14:08 Bayındır: Meclis artık adım atmalıdır
14:07 Suriye’deki Alevi katliamlarına tepki: Bu bir soykırımdır
14:03 Ekolojistlerden 'halk için iklim kanunu' çağrısı
13:56 Madde madde R Tipi'ndeki ihlaller
13:48 Antalya’da kadın katliamı
13:30 Birçok kentte 'Barış ve Demokratik Toplum' buluşması
13:25 Eski kurşun fabrikasının atıkları izinsiz ilçeye döküldü
13:14 Şirnex'te şüpheli kadın ölümü
13:03 CHP'den çözüme destek: Paket hazırlıyoruz, yasal düzenleme yapılmalı
13:02 SOHR: Suriye'de 973 sivil katledildi
12:54 Dil kurumlarından çağrıya destek: Kürtçe eğitim dili olmalı
12:34 Ekolojistler 'İklim Kanun Teklifi'nin geri çekilmesini istedi
12:09 Gazeteci Serpil Ünal: Şiddet ortamında gerçekleri belgeliyoruz
12:06 Halise Aksoy’a verilen cezada tek gerekçe tanık beyanları
12:00 Wan'da seçilmişler toplandı: Her koşulda halka hizmet edeceğiz
11:31 DEM Parti-EMEP görüşmesi: Tecrit kaldırılmalı, iktidar adım atmalı
10:50 Suriye'deki saldırıları anlattı: Sünnilere silah dağıtıldı
10:39 8 Mart mitingine katılan kadınlar: Adım atma sırası devlette
10:30 2025 Newrozu şiarı belli oldu
10:05 DEM Parti ve EMEP görüşmesi başladı
09:57 MEB'den ‘cinsiyet eşitliği’ dersine tepki: Mümkün değil
09:34 Kadın katili Yıldız'a 'sadakat' indirimi
09:30 Tutsak yakınları: El ele vererek barışın önündeki engelleri kaldıralım
09:05 İnsan hakları savunucularına göre ilk adım: Hasta tutsaklar
09:04 ALİM-DER üyeleri: Saldırılar durmalı, devlet adım atmalı
09:03 Beluc aktivist: Kürtlerin mücadelesi bize ilham oluyor
09:01 2637 yıllık özgürlük ateşi
09:00 10 MART 2025 GÜNDEMİ
09/03/2025
21:20 Mazlum Ebdî’den Colani’ye: Katliamların arkasındakiler hesap vermeli
20:53 Şam iktidarına bağlı gruplardan Şêxmeqsûd’daki kontrol noktalarına saldırı
20:04 Pirsûs’ta 8 Mart Kadın Parkı’nın açılışı yapıldı
19:49 Merve Nur Yararlık’ı katleden fail gözaltına alındı
19:35 EGEÇEP yeni yönetimini belirledi
19:26 Latmos Dağları için kampanya başlatıldı
19:22 8 Mart’tan gözaltına alınanlar serbest
18:44 İzmir'de militarizm paneli: Erkek ideolojisine dayanıyor
17:56 BM’den Suriye’deki katliamlara ilişkin açıklama
16:42 DEM Parti Çewlig ve Eskişehir il kongrelerini gerçekleştirdi
16:16 Amed’den Öcalan’ın çağrısına destek: Meclis’te komisyon kurulsun
15:57 ‘Barış ve Demokratik Toplum İçin Halk Buluşmaları’ başladı
15:31 Antalya S Tipi Cezaevi’ndeki tutsaklardan tarihi çağrıya destek
15:21 Wan’daki 8 Mart mitingi ‘jin, jiyan, azadî’ sloganıyla sona erdi
15:10 Suriye’deki katliamlara tepki: Sorumlu HTŞ’yi destekleyenler
15:09 DEM Parti Sözcüsü: Devlet artık adım atmalı
15:05 3 Kürt kadına verilen idam cezalarının durdurulması için çağrı
14:59 Bakırhan: Öcalan devletin inkarcı yaklaşımına ‘dönüş’ diyor
14:46 Tülay Hatimoğulları: Öcalan’ın mücadelesini sahipleniyoruz
14:19 Amed’de 'Kürt Dili Kadın Meclisi' ilan edildi
14:09 Öcalan’dan Wan halkına mesaj: 14’te 14 yapan iradeye saygı duyuyorum
13:02 Wan’daki 8 Mart mitinginde Abdullah Öcalan’ın posterleri açıldı
12:52 Bahçeli’den PKK’nin ateşkes ilanı ile ilgili açıklama
12:13 Wan’da 8 Mart mitingi: Özgürlüğü kadınlar sağlayacak
10:55 Dünyaca ünlü filozof Morin’den Öcalan’ın çağrısına destek
10:50 Feminist Gece Yürüyüşü sonrası gözaltına alınanlar serbest
10:00 Newroz kutlanacak merkezler belli oldu
09:42 Jin dergi ‘İsyan ediyor özgürlüğe yürüyoruz’ kapağıyla çıktı
09:33 Amed’de silahlı saldırıda bir kadın katledildi
09:24 Abdullah Öcalan’ın mesajını alan kadınlar: Sorumluluğumuzun farkındayız
09:09 Özgür Amed: Öcalan Gordion Düğümü'nü çözüyor
09:06 Sit alanını sular altında bırakacak projeye karşı hukuki süreç başlatılacak
09:05 Botanlı kadınlar: Abdullah Öcalan bir an önce özgür olmalı
09:04 Barış Anneleri: Çözüm için Öcalan ve tutsaklar cezaevinden çıkmalı
09:03 PKK’li Gulan’ın kardeşi: Öcalan'a güveniyoruz, özgürlük olacak
09:02 Eko Jin'de tüm kararlar ortak alınacak
09:00 9 MART 2025 GÜNDEMİ
08/03/2025
23:56 Abdullah Öcalan’ın 8 Mart mesajı Avrupa kentlerinde coşkuyla karşılandı
23:12 Kadıköy Belediye Meclis Başkanvekili Ahmet Kurtuluş için gözaltı kararı
22:57 Jineolojî Dergisi 10’uncu yılını kutladı
22:31 Feminist Gece Yürüyüşü sonrası kadınlara gözaltı
21:25 Binlerce kadın Feminist Gece Yürüyüşü'nde: Bijî tekoşîna jinan