MÊRDÎN - Mêrdîn’de kayyım protestolarına katıldıkları gerekçesiyle 5’i tutuklu, 26 kişi hakkında hazırlanan iddianamede savcılık, protestoların KCK talimatıyla yapıldığını iddia etti.
İçişleri Bakanlığı tarafından 4 Kasım 2024 tarihinde üçüncü defa Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atandı. Kayyıma karşı başlatılan protesto eylemlerine katılanlardan çok sayıda kişi gözaltına alınmış, 7 kişi de tutuklanmıştı. Devam eden soruşturma kapsamında 2 kişi tutukluluk halinin yeniden yapılan incelemelerinde serbest bırakıldı.
Tutuklu Mehmet Şimdi, Medine Şimdi, Süleyman Kahraman, Kanivar Aykal ve Hüseyin Aydın ile birlikte 26 kişi hakkında Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma tamamlandı.
Savcılık tarafından 26 kişiye “Toplantı ve yürüyüşlere silah ve benzeri aletler taşıyarak veya kendilerini tanınmayacak hale getirerek katılma”, “görevi yaptırmamak için direnme”, “kamu malına zarar verme”, “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme” “kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama” suçlamaları yöneltildi. Hazırlanan iddianame Mardin 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
VALİLİĞİN YASAK KARARI GEREKÇE YAPILDI
Hazırlanan iddianamede 6 polis de protestolar sırasında yaralandıkları iddiasıyla müşteki olarak yer aldı. Savcılık iddianamede kayyım atanmasının protesto edilmesine ilişkin KCK’nin çağrısı olduğu, kent genelinde Valilik kararı ile eylem ve etkinliklerin yasaklanmasına rağmen yurttaşların eylemlere katıldığına yer verdi. İddianamede ayrıca akşam saatlerine kadar devam eden protestolar sırasında belediye binasına doğru taş ve bazı cisimlerin atıldığı öne sürülerek, yurttaşlara tazyikli suyla yapılan müdahale sonrası dağıldığı belirtildi. Mardin İl Emniyet Müdürlüğü tarafından gönderilen yazıda da kayyım atandığı gün emniyete ait 12 adet kalkan ile bir adet telsizin anteninin kırıldığı belirtilerek, kamu malına zarar verilmesine gerekçe olarak gösterildi.
SAVCILIK ‘KCK TALİMATI’ DEMEKTE ISRAR ETTİ
Savcılık; dosyanın değerlendirme bölümünde henüz sabahın ilk saatlerinde kayyım atanması ile belediye önüne gelen yurttaşların, kendi iradeleri ile kayyım protestosuna katıldıklarını beyan etmelerine rağmen KCK’nin talimatı ile belediye önüne geldiklerini öne sürerek, “(…) şüphelilerin Mardin ilinde gerçekleşen Kayyum atamasını protesto etmek amacıyla 04 Kasım 2024 günü saat 18.00 sıralarında Mardin ili Artuklu ilçesi Büyükşehir Belediyesi önünde kolluğu uyarılarına rağmen dağılmamakta ısrar ederek taş atmak suretiyle kolluk mensuplarını yaralayıp, kolluğa ait araç ve gereçlere zarar verdikleri, şüpheliler hakkında gerçekleşen eyleme katıldıklarına ilişkin, görüntü inceleme tutanakları, teşhisli beyanların tespit edildiği, şüphelilerin ifadelerinde üzerlerine atılı suçlamayı kabul etmedikleri şeklindeki suçtan kurtulmaya yönelik soyut inkar niteliğindeki beyanlarına Cumhuriyet Başsavcılığımızca itibar edilmediği” denildi.
‘TOPLUMSAL MUHALEFETİ SUSTURMAYA DÖNÜK’
Özgürlük İçin hukukçular Derneği (ÖHD) avukatlarından Ayaz Elgün, iddianamedeki tüm suçlamaların dayanaksız olduğunu belirterek, “Yurttaşlar kayyım haberini alır almaz belediye binası önünde kayyım kararını protesto etmek için toplanmışlardır. Herhangi bir talimat ile değil, tamamen Anayasal haklarını kullanmak kapsamında orada bulunmuş ve tepkilerini dile getirmişlerdir. Dosyada belirtildiği gibi yüzleri de kapalı değil, aksine yüzleri açık şekilde eylemlere katılmışlardır. Savcılığın suçlamaları dayanaksız olmasının yanı sıra yurttaşların gösteri ve yürüyüş hakkını kullanmalarını engelleyen Valilik kararları Anayasaya aykırı olmasına rağmen meşru gibi gösterilmeye çalışılmıştır. Ayrıca Anayasa Mahkemesi, 26 Ekim 2023 tarihinde TCK’nin ‘Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme’ suçunu düzenleyen hükmünü suçta ve cezada kanunilik ilkesi kapsamında iptal etmiştir. Buna rağmen savcılığın bu suçlamaya dayanarak, ceza isteminde bulunması gerçekten akıl alır gibi değil. Bu anlamda bu dosyanın tamamen toplumsal muhalefeti susturmaya dönük olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
MA / Ahmet Kanbal