Hasret Tutal'ı katleden Şervan Gülel'in yargılandığı dava duruşmasında sanık avukatları, kadınların duruşmaya katılmasından duyduğu rahatsızlığı “kadın cinayeti olarak gösterilmeye çalışılıyor” sözleriyle ifade etti.
HDP Qileban İlçe Eşbaşkanı Zilan Yaman, göreve başladığından beri emniyet ve jandarma tarafından ısrarlı takiple taciz edildiğini belirterek, bir polisin kendisine, “Beraber çay içelim. Eninde sonunda oturup konuşacağız seninle” dediğini belirtti.
HDP Wan Milletvekili Muazzez Orhan, kapitalist modernite güçlerinin, Taliban, IŞİD, HTŞ ve benzeri çeteler üzerinden küresel olarak örgütlediği kadına yönelik şiddetin, Türkiye’de AKP iktidarı üzerinden yaşatıldığını söyledi.
Kadına yönelik şiddet, gözaltı, tutuklama ve baskılara tepki gösteren İzmirli kadınlar, "Bu saldırıya cevabımız net: Susmuyoruz, korkmuyoruz ve itaat etmiyoruz” dedi.
Çocuk yaşta evliliklerin suç olduğunu belirten CHP'li kadınlar, bunun AKP'nin yürüttüğü politikalardan bağımsız olmadığını söyleyerek, "AKP zihniyeti bugünümüzü ve geleceğimizi karanlığa gömmek istiyor" dedi.
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, İsmailağa Cemaati’nde yaşanan istismar olayının iktidarın cezasızlık politikalarının sonucu olduğunu belirterek, “İktidar desteklerken, yargı cezasızlık uygulayarak, bu ülkedeki bütün çocukları tehlikeye atılıyor” dedi.
Boşandığı M.S. tarafında tehdit ve baskılara maruz kaldığını ifade eden M.E., avukatı aracığıyla suç duyurusunda bulunup, failin cezalandırılmasını istedi.
Meryem Sevim’i katleden zanlı Musa Sevim’in 26 gündür yakalanmamasına dikkati çeken baba Halit Sevim, zanlının polislerce birçok dosyada gizli tanık olarak kullanılması ile tutuklanmaması arasındaki bağlantının kendilerini düşündürdüğünü belirtti.
Garibe Gezer’in cezaevinde katledilmesinin birinci yıl dönümünde konuşan kardeşi Asya Gezer, Garibe’nin son sözlerini, “Özellikle biz kadınlar üzerinde bu kirli politika yürütülüyor. Abla ben baş eğmem, cenazem çıksa bile ben baş eğmem” şeklinde aktardı.
Wan Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanmasıyla birlikte kadınlar için “güvensiz kentlerin” ortaya çıktığını belirten VAKAD kurucusu Zozan Özgökçe, “Kayyım atanmasıyla birlikte kadın kazanımları 50 yıl geriye gitti” dedi.
Savaş, çatışma ve yoksulluk gibi gerekçelerle kent içi yaşanan göçlerin kadın üzerindeki etkisine odaklanan araştırmacı Yüksel Genç, zorunlu göçlerin ruhsal kırılmalara sebep olduğunu söyledi.
Üniversite öğrencisi Beyza Sarı, Bayındırlık Mahallesi’nde bulunan evinde şüpheli şekilde yaşamını yitirmiş halde bulundu.
Cinsiyete duyarlı bütçe için tüm bakanlık bütçelerinin revize edilmesi gerektiğini belirten HDP’li Filiz Kerestecioğlu, kadın yoksulluğunu bitirmeye yönelik hamleler yapılmadığını söyledi.
25'inci Kadın Sığınakları ve Da(ya)nışma Merkezleri Kurultayı’nın sonuç bildirgesi açıklandı. Bildirgede kadına yönelik şiddetin iktidarın aileyi kutsayan politikalarından kaynaklandığı vurgulandı.
Çocuk istismarı ve şiddetine tepki gösteren KESK'li kadınlar, "Cemaatlerle iş birliği yapan Milli Eğitim Bakanlığı ile siyasi iktidar çocuk yaşta evliliklerin ve istismarın suç ortağıdır" dedi.