RİHA - "Umutla Özgürlüğe Yürüyoruz" şiarıyla ikinci gününde devam eden yürüyüşe mektup gönderen Kürt siyasetçi Leyla Güven, "Önderliğimizin özgürlüğü kırmızıçizgimizdir" dedi.
Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad -TJA) öncülüğünde "Umutla özgürlüğe yürüyoruz" şiarıyla Amed'den Ankara'ya başlatılan yürüyüşün ikinci gününde yürüyüşçüler Riha'nın Xelfetî (Halfeti) ilçesine ulaşıldı. Sabah saatlerinde Curnê Reş'te programlarını tamamlayarak, yürüyüşe geçen kadınlar, Xelfetî merkezinde bulunan 4 Nisan Parkı’nda yüzlerce kişi tarafından karşılandı. Yürüyüşçüleri Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın posterleri ve güllerle karşılayan kitle, sık sık "Bijî Serok Apo" ve "Mafe hevîye mafe gelanê" sloganları attı.
LEYLA GÜVEN'DEN MESAJ
Ardından kitle yürüyüşçüler ile birlikte halay çekti. Yapılan açıklamada ilk olarak tutuklu Kürt kadın siyasetçi Leyla Güven'in gönderdiği mesaj okundu.
Leyla Güven'in mektubu şu şekilde:"Duyduk ki; ‘cadı’ kadınlar olarak bohçalarınıza direnişi, sevgiyi, umudu, tevazuu, özgürlüğü doldurup toplumların başına bela olan tekçi, despot, cinsiyetçi, bütün anlayışları süpürmek için yollardasınız. Bedenlerimiz tutsak olsa da yüreklerimiz sizlere eşlik edecek. Zagros, Toros, Ararat Dağları’nda yetişen her dalında altı çiçeğin ters büyüdüğü ağlayan lalelerin göbeğinden sızan kutsal suyu içen; mavi boncuklu bilekliği, sarı-siyah saç örükleriyle Kürt, Asuri, Süryani, Ermeni, Türkmen ve o topraklarda yaşayan tüm kadınların ardılları olarak o yollardasınız. Çağın filozufu, halkların önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın, ‘Barış ve Demokratik Toplum Süreci Çağrısı’na kadın duyarlılığı temelinde komünal yoldaşlık ruhuyla yürüyüşünüzü selamlıyoruz. Tarihi, mitolojiyi, sanatı, doğayı, felsefe ve sosyolojiyi yeniden bilimsel temelde hakikat ışığında yorumlayan önderliğimizin yeni perspektifi tamda biz kadınların öncülüğünü gerektiren bir olgudur. Madem erk zihniyet tarihteki bütün kadın yaratımlarını ters yüz ederek kök ve gövde olma ayrıcalığını kendisine mal edip kadınlara da dal ve yaprak eşitsizliğini bahşediliyorlarsa o vakit yollarda olmak bizlerin en doğal hakkıdır. Biz Kürt kadınları kendimizi dünyanın en şanslı kadınları olarak görüyoruz. ‘Kadın özgür olmadan toplum özgür olamaz’ deyip dünyadaki ilk kadın devrimini gerçekleştiren Önderliğimizin özgürlüğü bizim kırmızıçizgimizdir. Baş müzakereci pozisyonu da onun özgür olmasını gerektirir. Önderliğimizin özgürlüğü ışığında biz kadınlar artık yolumuzu da bahtımızı da kendimiz çiziyoruz. Bu yolda yıldızlaşan yoldaşlara bin selam olsun.
Selam ve sevgiler,
Leyla Güven”
'ÖCALAN DİRENİŞİ İLE DUVARLARI YOK ETTİ'
Leyla Güven'in mektubunun ardından DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar söz aldı.
Kürt kadınlarının yürüyüşünün hiçbir zaman bitmediğini kaydeden Çiğdem Kılıçgün Uçar, bugün Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın memleketinde olduklarını belirterek, "Kürt sorununun çözümsüzlüğü ve Kürtlerin varlığına tahammülsüzlüğün en büyük örneği İmralı'dır" dedi. İmralı Cezaevinde fiziki olarak duvarlar olduğunu ancak Öcalan'ın direnişi ile o duvarları yok ettiğini ifade eden Çiğdem Kılıçgün Uçar, Kürtlerin taleplerini gömmek isteyen devletin karşısında büyük bir direniş verildiğini söyledi. Çiğdem Kılıçgün Uçar, "Bizi ayakta tutan, mücadelemizi büyüten bu iradedir" dedi.
'ÖCALAN OLMASI GEREKENİ YAPTI'
“Umut hakkı” ile ilgili AİHM kararını hatırlatan Çiğdem Kılıçgün Uçar, "Yaklaşık bir senelik süre içinde devletin tüm mekanizmalarının tanıklık ettiği bir süreç var. Tüm süreç boyunca Sayın Öcalan olması gerekeni yaptı. Bu ülkenin umutla barışla sonuçlanması için elinden geleni yaptı. Kürt evlatları topraklarını terk etmek zorunda kaldılar. Kürt Özgürlük Hareketi silahlarını yaktı. Ama devlet ne yaptı. Buna dair hiçbir şey ile henüz karşılaşmadık" dedi.
'KOMİSYON ÖCALAN'I DİNLEMELİ'
Kürtlerin tüm halkların özgürlük mücadelesinde öncülük ettiğini kaydeden Çiğdem Kılıçgün Uçar, Meclis’te kurulan komisyona dikkat çekerek, "Komisyon Kürt sorununun çözümü konusunda neredeyse herkesi dinledi. Dinlemediği tek kişi var. Bu sorunun çözümünde baş aktör olan Sayın Öcalan'ı dinlemedi. Komisyon bu sürecin yürütücüsü olan Sayın Öcalan'ı mutlaka dinlemeli" ifadelerini kullandı.
Adalet Bakanı’nın sözlerini hatırlatarak Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'a seslenen Çiğdem Kılıçgün Uçar, "Sürecin baş aktörü Sayın Abdullah Öcalan mutlaka dinlenmelidir" çağrısında bulundu.
'ÖZGÜRLÜĞÜ SAĞLANANA KADAR YÜRÜYECEĞİZ'
Meclis’in cesur adımlar atması gerektiğini ifade eden Çiğdem Kılıçgün Uçar, "Kürtler kendi önderliği ile yürümek istiyor. Omuzlarımızda kaybettiğimiz bütün yoldaşlarımızın hafızasını taşıyoruz. Bu hafızanın somutlaştığı yer Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'dır. Onun için buradayız, özgürlüğü sağlanana kadar yollarda olacağız" dedi.
Ardından kadınlar DEM Parti İlçe binasına kadar yürüdü.